YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/3820
KARAR NO : 2011/5393
KARAR TARİHİ : 22.04.2011
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 22.06.2009, 02.10.2009 ve 20.08.2009 gününde verilen dilekçeler ile tapu iptali ve tescil veya alacak istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; tapu iptali ve tescil isteminin reddine, davalı … hakkındaki alacak davasının kısmen kabulüne dair verilen 05.11.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı … vekili tarafından istenilmekle dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, davalı arsa malikleri ile davalı yüklenici arasında yapılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca davalı yüklenici …’a bırakılan 3 parsel sayılı taşınmazdaki 13 numaralı mesken niteliğindeki bağımsız bölümün Ankara 15.Noterliği’nde düzenlenen 22.07.2008 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile satışının vaat edildiğini, ihtara rağmen tapunun devredilmediğini ileri sürerek, 13 numaralı bağımsız bölümün adına tescili ile 6.000TL ceza-i şartın davalı …’dan alınmasını, bu isteminin kabul edilmemesi halinde davalı …’a ödenen 45.000TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyen faizi ile birlikte ve 6.000TL ceza-i şartın davalı …’dan alınmasını istemiştir.
Birleştirme kararı verilen Ankara 1.Tüketici Mahkemesi’nin 2009/590Esas sayılı dosyası ile tescil istemini diğer arsa maliklerine yöneltmiş; yine birleştirme kararı verilen Ankara 2.Tüketici Mahkemesi’nin 2009/515Esas sayılı dosyası ile de, dava konusu taşınmaza tapuda satış yoluyla malik olan davalı … …’a muvazaa nedenine dayalı tescil istemli davasını yöneltmiştir.
Mahkemece, birleşen davalar ile asıl davadaki tapu iptali tescil istemi ve ceza-i şartın tahsili istemlerinin reddine; 45.000TL alacağın davalı …’dan dava tarihinden itibaren işleyen faizi ile alınmasına karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili ve katılma yoluyla davalı … … vekili temyiz etmiştir.
1-Dava, yüklenicinin temliki nedenine dayalı tapu iptal tescil ile tazminat, ikinci kademede alacak ve tazminat istemlerine ilişkindir.
Hüküm mahkemelerince verilen nihai kararların temyiz edilebileceği HUMK’nun 427. maddesinde düzenlenmiştir. HUMK’nun 433. maddesinde de, temyiz isteminde bulunanın temyiz dilekçesinin karşı tarafa tebliğinden itibaren 10 gün içinde katılma yoluyla temyiz isteminde bulunabileceği hüküm altına alınmıştır. Eldeki davada, davacının temyiz istemli dilekçesi, katılma yoluyla temyiz isteminde bulunan davalı … …’a 18.02.2011 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı, kararı 01.03.2011 tarihinde temyiz etmiştir. Görülüyor ki, davalı, 10 günlük sürenin geçmesinden sonra temyiz isteminde bulunmuştur. Bu nedenle, HUMK’nun 433. maddesi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacı vekilinin temyiz istemine gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, yerel mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan davacı vekilinin yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1.) bentte açıklanan nedenlerle davalı … … vekilinin temyiz dilekçenin REDDİNE; (2.) bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile hükmün ONANMASINA, 4077 sayılı Yasanın 23/II maddesi uyarınca davacı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 22.04.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi.-