Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2011/3145 E. 2011/7038 K. 31.05.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/3145
KARAR NO : 2011/7038
KARAR TARİHİ : 31.05.2011

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 13.01.2009 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın reddine dair verilen 10.06.2010 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 31.05.2011 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Av…. ile karşı taraftan davalı … vekili Av…. ile davalı … geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R
Dava, ölünceye kadar bakım sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Davalılar, bakım borçlusu davacının edimlerini yerine getirmediğini, sözleşmenin muvazaalı olarak yapıldığını, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, dava konusu taşınmaz tapuda üçüncü bir kişi adına kayıtlı olduğundan ve esasen bakım alacaklısı davacı, bakım borçlusunun eşi olup eşlerin birbirleriyle ilgilenmesi zorunlu bulunduğundan söz edilerek dava reddedilmiştir.
Hükmü, davacı temyiz etmiştir.
Ölünceye kadar bakım sözleşmeleri taraflara hak ve borçlar yükleyen sözleşmelerden olup, bakım borcuna karşılık bir taşınmazın devri kararlaştırıldığında, bakım alacaklısının ölümünden sonra onun mirasçıları mülkiyeti geçirme borcu ile yükümlüdürler. Bu yükümlülüklerini yerine getirmemeleri halinde, sözleşmeye dayanılarak tapu iptali ve tescil istemi ile dava açılabilir.
Kaynağını Borçlar Kanununun 511. ve devamı maddelerinden alan ölünceye kadar bakım sözleşmeleri, anılan kanunun 512. ve Türk Medeni Kanununun 545. maddesi gereğince resmi şekilde düzenlenmelidir. Resmi şekilde düzenlenmeyen ölünceye kadar bakım sözleşmelerine değer verilerek tapu iptali ve tescil hükmü kurulması mümkün değildir.(Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 6.2.2008 tarihli ve 2008/14-70 2008/104 sayılı kararı)
Bakım borçlusunun bakıp gözetme yükümlülüğü aksi kararlaştırılmadığı sürece, bakım alacaklısını ailesi içerisine alıp ikametgâh temini, besleme-giydirme, hastalığında tedavi, manevi yönden de her türlü yardım ve desteği sağlama gibi ödevleri kapsar. Bu görevlerin yerine getirilmesi halinde ölünceye kadar bakım sözleşmeleri taraflarına kişisel hak sağladığı için tapu iptali ve tescil davasını bakım borçlusu ya da onun külli halefleri bakım alacaklısının mirasçılarına karşı açabilirler. Bakım borçlusu ile bakım alacaklısının karı-koca olmaları aktin geçerliliğine etkili değildir.
Diğer taraftan açılan davada bakım alacaklısı mirasçılarının, bakım borçlusunun edimini yerine getirmediği savunması, Borçlar Kanununun 517.maddesi uyarınca bakım alacaklısının sağlığında kullanması gereken bir hak olduğundan mirasçıların bu şekilde savunmaları dinlenemez.
Bunlardan ayrı, incelenen tapu kaydından 7804 ada 7 sayılı parsel üzerindeki yapıda kat irtifakının kurulduğu, C Bloktaki 8 numaralı bağımsız bölümün bakım alacaklısı … adına kayıtlı olduğu da görülmektedir.
Mahkemece, eldeki uyuşmazlığın yukarıdan beri yapılan saptamalar doğrultusunda değerlendirilerek bir hüküm kurulması yerine, dava yasaya uygun düşmeyen bazı nedenlerle reddedildiğinden karar bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 825,00 TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, peşin yatırılan harcın istek halinde iadesine, 31.05.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.