Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2011/12150 E. 2011/14432 K. 28.11.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/12150
KARAR NO : 2011/14432
KARAR TARİHİ : 28.11.2011

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25.02.2009 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde alacak istenmesi üzerine bozmaya uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 26.04.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

_K A R A R_
Dava, üye olunan yapı ortaklığı nedeniyle tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde alacak istemine ilişkindir.
Davalı, dava konusu bağımsız bölümü davacıya teslim ettiğini, yapılan ödeme tutarının doğru olduğunu, taşınmazın kalan bedelinin ödenmesi halinde taşınmazın davacıya devredileceğini savunmuştur.
Mahkemece, harici satışa değer tanınamayacağından bahisle tapu iptali ve tescil davası reddedilmiş, ikinci kademedeki istek olan 28.250,00 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Hükmü, davacının temyiz etmesi üzerine mahkemece 03.06.2010 tarihinde verilen karar dairemizce: ” … Davalı hükmü temyiz etmeyerek, satış bedelinin davacının iddia ettiği kadar yani 25.350,00 TL olduğunu kabul etmiştir. Mahkemece yapılması gereken iş, yerinde keşif yapılarak ve taşınmaza ait tasdikli projelerden yararlanılarak taşınmazda kat irtifakı kurulacakmış gibi her bir bağımsız bölüme dağıtılacak arsa paylarını inşaatçı ve mimar bilirkişilere hesaplatmak, bu hesaplama sonucu dava konusu taşınmaza isabet edecek arsa payını, davalının arsa payından düşerek davacı adına tescil etmek olmalıdır. Bütün bu yönler bir yana bırakılarak, davacının tescil talebi reddedildiğinden karar bozulmalıdır” gerekçesiyle bozulmuştur.
Bozma üzerine yapılan yargılama sonucu mahkemece, keşfen belirlenen 56.769,26 TL bedelden davacının yapmış olduğu ödemeler çıkartılarak kalan 28.369,26 TL bedel depo ettirilmek suretiyle taşınmazın davacı adına tesciline karar verilmiştir.
Hükmü davacı ve davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Dosyada yer alan bilgi ve belgelerden, davalının aynı zamanda arsa sahibi sıfatıyla maliki olduğu … ada 14 sayılı parsel üzerine inşaat yaptığı, yapmakta olduğu inşaata yapı ortaklığı modeliyle üçüncü kişileri dahil ettiği, bu şekilde sağladığı finansla inşaatı yürüttüğü, bu arada dava konusu bağımsız bölüm için davacıyı ortaklığa dahil ettiği anlaşılmaktadır. Davalı ilk yargılama sonucu verilen hükmü temyiz etmeyerek, dava konusu taşınmazın satış bedelinin davacının iddia ettiği kadar yani 25.350,00 TL olduğunu kabul etmiştir. Mahkemece, bu husus gözetilerek bedel depo ettirilmeden dava konusu taşınmazın davacı adına tesciline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte yazılı nedenle davalı vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte yazılı nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 28.11.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi.