Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2010/9855 E. 2010/11481 K. 26.10.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/9855
KARAR NO : 2010/11481
KARAR TARİHİ : 26.10.2010

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 21.04.2009 gününde verilen dilekçe ile Türk Medeni Kanununun 729. maddesi uyarınca temliken tescil ve mülkiyet tespiti taleplerinde bulunulması üzerine yapılan duruşma sonunda; davalılardan … ve … hakkındaki davanın kabulleri sebebiyle kabulüne Vesile hakkındaki davanın reddine harç ve yargılama giderlerinden davalı …’nin sorumlu olmasına dair verilen 07.10.2009 günlü hükmün ve bu davalının temyiz isteminin bakiye karar ve ilam harcı ödenmediğinden bahisle reddine dair kararın Yargıtayca incelenmesi davalı … tarafından istenilmekle Gelir Vergisi Kanunun ile Bazı Kanun ve Kanun hükmünde kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına dair 6009 Sayılı Kanununun 492 Sayılı Harçlar Kanununun 28. maddesinin 1. Fıkrasının (a) Bendindeki Değişiklikle Karar ve İlam Harçlarının Bakiye kısmının ödenmemiş olması Kanun Yollarına Başvurulmaya Engel Sayılmadığından Mahkemenin Temyiz Talebinin Reddine dair 15.06.2010 tarihli Kararının Kaldırılmasına Karar verildikten sonra olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten süresinde olduğu anlaşılan temyiz talebi dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, tarafların kayıt maliki …’nin mirasçısı oldukları aralarında yapılan taksime göre 286 ada 3 parsel, 213 ada 3, 213 ada 42 1634 parsel ve 1900 parsellerin kendisine bırakıldığını bu taşınmazlar üzerine elma ağacı diktiğini, ağaçlar değeri arazi değerinden fazla olduğundan Türk Medeni Kanununun 729. maddesine uyarınca taşınmazların temliken adına tescilini ve elma ağaçları mülkiyetinin kendisine ait olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.
Davalılardan … ve … davayı kabul etmiş, diğer davalı … davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, … ve …’in kabulleri sebebiyle bunlar hakkındaki davanın kabulüne, Vesile hakkındaki davanın reddine karar verilmiş, yargılama harç ve giderlerinden de davalı … sorumlu tutulmuştur.
Burada öncelikle davacının miras taksimine ilişkin iddiası üzerinde durulması gerekmektedir. Türk Medeni Kanununun 676. maddesi uyarınca mirasçılar arasında yapılan payların oluşturulması ve fiilen alınması veya aralarında yapacakları paylaşma sözleşmeleri mirasçıları bağlar. Ancak, yasanın son fıkrasına göre paylaşma sözleşmesinin geçerliliği yazılı olmasına bağlıdır. Somut olayda yazılı sözleşmesinin varlığı ileri sürülüp kanıtlanmadığından, davada mirasçıları arasında yapılan paylaşma sözleşmesine dayanılamaz. Ne var ki, hükmü mirasçı davalılardan … ve Hacer temyiz etmediğinden bu husus bozma nedeni yapılmamış, düşülen yanlışlığa değinilmekle yetinilmiştir.
Davalı …’nin diğer temyiz itirazlarına gelince;
Kural olarak ve Türk Medeni Kanununun 718. maddesine göre arazi üzerindeki mülkiyet yararı olduğu ölçüde üstündeki … ve altındaki arz katmanlarını kapsar. Yasal sınırlamalar dışında arazi mülkiyetinin kapsamına yapılar, bitkiler ve kaynaklar da girer. Dolayısıyla çekişmeli taşınmazlardaki elma bitkisi arazinin mülkiyeti kaydı kime ait ise malikleri sayılır. Bunun dışında arazi mülkiyetini ayrı üzerindeki yapı, bitki ve kaynakları ayrı ayrı düşünmek olanaksızdır. Tespit davasının dinlenebilmesi için tespit davası konusunun bir hukuki münasebete ilişkin olması davacının da bu hukuki münasebetin var olup olmadığının hemen tespitinde hukuki bir menfaati bulunması gerekir. Somut olayda Türk Medeni Kanununun 729. maddesine dayanılarak eda davası açıldığından davacının ayrıca tespit hükmü almasında hukuki yararı yoktur. Tespite ilişkin talebin hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddi gerekirken istemin hüküm altına alınması açıklanan nedenle yanlıştır.
Öte yandan, HUMK’nun 417. maddesi uyarınca kanuni istisnalar hariç yargılama masraflarını (HUMK’nun 423) aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verilmesi gerekir. Vesile hakkında açılan dava reddedildiğinden bu davalının yargılama giderleriyle sorumlu tutulması yasa hükmüne aykırı olmuştur.
Karar açıklanan nedenlerle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 26.10.2010 gününde oybirliği ile karar verildi.