Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2010/3790 E. 2010/4357 K. 14.04.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/3790
KARAR NO : 2010/4357
KARAR TARİHİ : 14.04.2010

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 07.03.2006 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine göreve ilişkin bozmaya uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 26.06.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı, 2000 ada 1 parsel numarada kayıtlı taşınmaz üzerinde inşa edilecek binada E/2 Blok 9 no’lu bağımsız bölümün, davalı arsa sahibi … tarafından satış vaadi sözleşmesi ile satışının vaat edildiğini, tapunun iptali ile adına tescilini olmadığı takdirde bağımsız bölüme tekabül eden hissenin adına tescilini istemiştir.
Davalı … davanın reddini istemiş, …, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, dava reddedilmiş, hükmü davacı taraf temyiz etmiştir.
Davacının dayandığı satış vaadi sözleşmesi resmi şekle uygun olarak düzenlenmiş olup hukuken geçerlidir.Dava konusu bağımsız bölümün arsa payı devri karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince arsanın hissedarlarından davalı …’ya bırakıldığı sabittir.
Arsa sahibi davalı, 9 no’lu daireyi satarak bedelini aldığına göre tarafların ortak amacının alıcıyı taşınmazda paydaş kılmak olduğunu kabul etmek gerekir. Satış vaadine konu olan bağımsız bölüme isabet eden arsa payının 21.04.1978 tarihli ve 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince belirlenmesi mümkündür. Bu nedenle satış vaadine konu bağımsız bölümün ileride kurulacak kat irtifakına esas arsa payının uzman bilirkişi aracılığı ile saptanarak, davalı arsa sahibinin taşınmazdaki hisse miktarını geçmemek üzere arsa payının dava konusu bağımsız bölümle bağlantısı karar yerinde açıklanarak iptali ile davacı adına tesciline karar verilmelidir. Yazılı gerekçe ile davanın reddi doğru olmamış hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 14.04.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi.