Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2010/14668 E. 2011/1670 K. 14.02.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/14668
KARAR NO : 2011/1670
KARAR TARİHİ : 14.02.2011

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 10.05.2004 gününde verilen dilekçe ile tapuda isim tashihi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 21.06.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R
Davacı vekili, Serik Asliye Hukuk Mahkemesinin 1982/34 E sayılı dosyasından aldığı yetkiye dayanarak 90 parsel no’lu taşınmazın tapu maliklerinin isimlerinin düzeltilmesini istemiştir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılamaya toplanan deliller ve dosya içeriğine göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş reddi gerekmiştir.
2-Dava Türk Medeni Kanununun 1027. maddesi uyarınca açılan tapuda kayıt düzeltilmesi istemine ilişkindir. Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin isim, soy isim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir.
Eldeki davada, davacı “… karısı ….’ün” “…” olarak düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece “…’in” nüfus kayıtları getirtilmeden eksik inceleme ile karar verilmesi doğru değildir.
3-Davacı tarafından tapu maliki “… kızı …’nin” isminin düzeltilmesi istenmesine rağmen, “… oğlu …” kaydının “…oğlu.. olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. Dava konusu 90 parsel no’lu taşınmazın tapu kayıtlarının incelenmesinde “… oğlu …” isminde tapu maliki bulunmadığı görülmektedir. Mahkemece bu çelişki giderilmeden davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) numaralı bentlerde yazılı nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 14.02.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi.