YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/14067
KARAR NO : 2011/469
KARAR TARİHİ : 20.01.2011
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 30.03.2010 gününde verilen dilekçe ile tapuda isim tashihi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 15.07.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, tapu kaydına yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istemine ilişkindir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.
Davacılar dava konusu 1759 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında murisleri … oğlu …’un “…” olarak yazılan soyadının nüfus kaydına uygun olarak düzeltilmesini talep etmiştir. 1759 parsel sayılı taşınmazın 2510 sayılı Yasaya dayanılarak dağıtıma tabi tutulmuş ve tapu kaydı … oğlu … adına oluşmuştur.
Kayıt düzeltim davalarında mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılmalı, kayıt malikleri ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğu kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanmalıdır. Bu saptama yapılırken de aşağıda açıklanan yöntem izlenmelidir.
1-Düzeltilecek tapu kaydı tüm dayanakları ile birlikte getirtilmelidir.
2-Nüfus müdürlüğünden, kayıtta geçen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişinin kaydının bulunup bulunmadığı sorulmalı, kaydı
düzeltilecek kişinin nüfus kaydı, tapu ve dayanakları ile bağlantı oluşturacak şekilde incelenmeli, gerekirse kök kayıtlarda istenmelidir.
3-Zabıta aracılığıyla taşınmazın bulunduğu mahalde kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan başka bir kişinin bulunup bulunmadığı da araştırılmalıdır.
Mahkemece dava konusu taşınmaza ait dağıtım cetveli, tapu kaydı celbedilmiş, zabıta araştırması yaptırılmış, ancak nüfus araştırması yanlış yapılmıştır. Davacıların murisi … oğlu …’un vukuatlı nüfus kayıt örneği istenmiş ve ayrıca soyisim değişikliği yapılıp yapılmadığı sorulmuştur. Oysa, nüfus müdürlüğünden yukarıda açıklandığı üzere kayıtta geçen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişinin bulunup bulunmadığının sorulması gerekirken bu husus sorulmamıştır. O halde; mahkemece, mülkiyet aktarımına neden olmamak için nüfus müdürlüğünden tapu kayıt maliki “… oğlu …” ile aynı kimlik bilgilerine sahip başka bir kişinin kaydının bulunup bulunmadığı sorulmalı, böyle bir kayıt varsa ve sağ ise kendisi, değilse mirasçıları tespit edilerek duruşmada tanık sıfatı ile dinlenmeli, dava konusu taşınmazla bağlantısı olup olmadığı şüpheye yer vermeyecek şekilde saptanmalıdır. Mahkemece, bu husus gözardı edilerek eksik inceleme ve araştırma ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 20.01.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi.