Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2010/12762 E. 2010/13936 K. 13.12.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/12762
KARAR NO : 2010/13936
KARAR TARİHİ : 13.12.2010

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 03.05.2010 gününde verilen dilekçe ile tapuda isim düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 21.07.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı idare vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

_K A R A R_

Davacı, dava konusu …. …. köyü 2, 28, 36, 44, 48, 55, 92, 113, 128, 140, 141, 146, 157, 161, 176, 182, 190, 196, 197, 203, 227, 240, 250, 260, 268, 272, 296, 314, 338, 360, 378, 386, 388, 393, 403, 409, 412, 414, 417, 425, 475, 490, 502, 508, 510, 537, 547, 560, 599, 622, 641, 730, 735 ve 751 parsel numaralı taşınmazların tapu kayıtlarında murisi annesinin “Safiye” yazılı isminin “Sabire” olarak düzeltilmesini istemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davalı idare vekili temyiz etmiştir.
Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet veya diğer hak sahiplerinin isim, soyisim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Bu nedenle de bu tür davalarla kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir.
Mahkeme tarafından yapılan yargılama ve toplanan deliller hüküm vermeye yeterli değildir.
Somut olayda; dava konusu taşınmazların tapulama tutanaklarından isminde düzeltme istenilen kayıt maliki ….’nin, … ve … isminde kardeşleri olduğu anlaşılmaktadır. Tapu kayıt maliki görünen “…. kızı, …..” ile ilgili nüfus araştırması yapılmadan ve davacının annesi …..’nun anne-baba ve tüm kardeşlerini gösterir nüfus aile kaydı getirtilip tapulama tutanakları ile bağlantı oluşturacak şekilde incelenmeden, davanın ispatlandığı sonucuna varılarak hüküm tesis edilmiştir.
Kabule göre de; 388 sayılı parsel ile ilgili olumlu veya olumsuz bir hüküm kurulmaması da doğru olmamıştır.
Eksik inceleme ve araştırma sonucu mülkiyet nakline sebep olunacak şekilde hüküm tesisi doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı idare vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 13.12.2010 gününde oybirliği ile karar verildi.