YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/841
KARAR NO : 2009/1785
KARAR TARİHİ : 13.02.2009
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 29.06.2004 ve 11.04.2007 gününde verilen dilekçeler ile tapu iptali ve yayla olarak sınırlandırılması istenmesi üzerine dosyaların birleştirilmesine karar verildikten sonra yapılan duruşma sonunda; davaların ayrı ayrı reddine dair verilen 16.07.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, yayla olduğu iddia edilen çekişmeli taşınmaza ait tapu kaydının iptali ile özel siciline işlenmesi istemi ile açılmıştır.
Mahkemece, 4342 sayılı Mera Kanununun geçici 3. maddesinde yapılan değişiklik gereğince davacı Hazinenin kanun gereği davasından vazgeçmiş sayılacağından davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı Hazine temyiz etmiştir.
1-Dairemiz bozma ilamı üzerine, yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davacı Hazine’nin diğer temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine karar verilmiştir.
2-Uyuşmazlık konusu taşınmazın imar planı içerisinde bulunduğu ve üzerinde bina yapılmak suretiyle tasarruf edildiği toplanan deliller ile sabittir. 4342 sayılı yasaya 5178 sayılı yasanın 5. maddesi, 5334 sayılı yasanın 1. maddesi ile eklenen geçici 3. maddenin ikinci fıkrası hükmünce “gerçek ya da özel hukuk kişileri adına tescil edilmiş taşınmazlara ilişkin Hazinece açılan davalardan, taşınmazın emlak ve rayiç bedellerinin toplamının yarısı üzerinden hesaplanacak bedelin ilgililerce Hazineye ödenmesi kaydı ile vazgeçilir.” hükmü getirilmiştir. Bu madde hükmü somut olaya ilişkin bir hükümdür. Diğer bir anlatımla, somut olay bu madde hükmünün uygulanmasını
gerekli kılar vaziyettedir. Sözü edilen hükme uygun biçimde rayiç bedel belirlenmiş olup bu bedelin Hazineye ödenmesi koşulu ile hüküm fıkrasının “Hazinenin davadan vazgeçmiş sayılmasına” sözcükleri ile düzenlenmesi gerekir. Ayrıca, hüküm fıkrasında “depo edilen bedelin Hazineye ödenmesine” sözcükleride yer alacak şekilde şekillendirilmesi infazı kolaylaştırır nitelikte olacağından hüküm bölümünün “davanın reddi” şeklinde düzenlenmesi yerine yukarıda anılan biçimi ile formatlanması yasa koyucunun amacına daha uygun düşer. Belirtilen yönler bozma nedeni ise de; yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün, HUMK.nun 438/VII. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle Hazine vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2). bentte açıklanan nedenlerle hükmün 1.fıkrası olan “davacının davasının reddine” sözcüklerinin hükümden çıkarılarak yerine “Davacı Hazinenin 4342 sayılı Mera Kanununun geçici 3. maddesinde yapılan değişiklik gereğince davasından vazgeçmiş sayılmasına” cümlesinin ve yine bu fıkranın devamı olarak “yasaya uygun biçimde belirlenmiş olan ve mahkeme veznesine depo edilen 1.127,95 YTL.nin Hazineye ödenmesine” sözcüklerinin yazılmasına, hükmün DÜZELTİLMİŞ ve DEĞİŞTİRİLMİŞ bu şekli ile ONANMASINA, 13.02.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi.