YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/6982
KARAR NO : 2009/10405
KARAR TARİHİ : 06.10.2009
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 16.03.1999 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine Dairemizin 28.12.2006 tarihli bozma ilamı üzerine yapılan muhakeme sonunda; tazminat isteminin kabulüne dair verilen 19.02.2009 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalı … ile duruşmasız temyizi davalı Müflis … Mühendislik İnş. Taah. Ltd.Şti. iflas idaresi tarafından istenilmekle, tayin olunan 06.10.2009 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı … vekili Av…. geldi. Başka gelen yok. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen tarafın sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı yüklenicinin temliki işlemine dayalı olarak A Blok 11 no’lu bağımsız bölümün adına tesciline, satışı vaat edilen B Blok 5.kat 15 no’lu bağımsız bölümün ise bedelinin tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, 11 no’lu bağımsız bölümün davacı adına tesciline, 12.000,00 YTL tazminatın davalı Müflis … Mühendislik Mimarlık İnşaat ve Ticaret Ltd.Şti.’nden alınmasına karar verilmiştir.
Davacı ve davalı iflas idaresinin temyizi üzerine karar 14.Hukuk Dairesinin 28.12.2006 günlü ve 2006/12554-16442 sayılı ilamı ile “… A Blok 6.kat 11 nolu bağımsız bölüme ilişkin iflas idaresinden aynen ifayı kabul edip etmediği sorulmalıdır. Diğer taraftan 06.03.1993 günlü taahhütname ile arsa sahibi … ve … vekili olarak hareket eden … …’nın … 11 ve 15 no’lu bağımsız bölümler tapusunu davacı …’ye vermeyi ve emsal dava tapularını onun adına geçirmeyi taahhüt ettiği görülmektedir. Şayet taahhütte bulunan … … arsa sahiplerinin yetkili vekili ve taahhütnamedeki imza da vekile ait ise, vekilin taahhütnamedeki beyanı arsa sahibi davalıları bağlar. … Bu nedenle de mahkemece 06.09.1993 günlü taahhütnamede imzası bulunan …’in arsa sahibi davalıların yetkili vekili olup olmadığı, taahhütnamedeki imzanın vekil sıfatıyla hareket eden …’e ait bulunup bulunmadığı incelenerek değerlendirilmeli, vekil …’in arsa sahipleri adına beyanda bulunmaya yetkili ve taahhüdün geçerli olduğu sonucuna varılırsa, davalı arsa sahiplerinin durumu Borçlar Kanunu 110.maddesi çerçevesinin de değerlendirilmelidir” gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece, A Blok 6.kat 11 no’lu taşınmazla ilgili davanın ayrılmasına, vekaletname uyarınca vekil …’in taahhüdünün Borçlar Kanununun 110.maddesi uyarınca davalı …’i sorumlu tutacağından 12.000,00 TL tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmiştir.
Hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
1) Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalı Müflis … Mühendislik Taahhüt Limited Şirketi iflas idaresinin temyiz itirazları yerinde görülmemiş reddi gerekmiştir.
2) Davalı …’nın temyiz itirazlarına gelince;
Çekişme konusu B Blok 15 no’lu bağımsız bölüm mahkeme kararı ile arsa sahiplerine bırakılmıştır. Davacı kendisine satışı vaat edilen bu bağımsız bölümün bedelini her iki davalıdan talep etmektedir. Kendi adına asaleten … adına vekaleten hareket eden arsa sahibi … 05.06.1991 tarihli vekaletname ile … vekil tayin etmiş, vekil … 06.09.1993 tarihli adi yazılı belge ile 15 no’lu dairenin tapusunu davacı …’ye vermeyi taahhüt etmiştir. Mahkemece Yargıtay 14.Hukuk Dairesinin bozma ilamından sonra yapılan araştırma sonucu 06.09.1993 tarihli belgedeki imzanın vekil …’in eli mahsulü olduğu saptanmış ise de; bozma ilamında açıklandığı üzere vekil …’in arsa sahipleri adına taahhütnamede açıklandığı şekilde beyanda bulunmaya yetkili olup olmadığı hususu irdelenmemiştir.
Borçlar Kanununun 386.maddesindeki tanıma göre “vekalet bir akittir ki onunla vekil, mukavele dairesinde kendisine tahmil olunan işin idaresini veya takabbül eylediği hizmetin ifasını iltizam eyler.” Vekalet sözleşmesinin konusu bir işin idaresi veya bir hizmetin ifasıdır. Yasanın 388.maddesinde vekaletin şümulü gösterilmiş, vekalet sözleşmesinin diğer bir deyişle vekilin bu sözleşmeye istinaden yapabileceği işlerin sınırının öncelikle sözleşmenin sarahatine veya müvekkilin talimatına göre belirleneceği hükme bağlanmıştır. Sözleşmede bir açıklık yoksa vekaletin şümulü hakkında yapılacak yorumun vekalet sözleşmesinin taalluk ettiği işin mahiyetine göre yapılması gerekir. 388.maddenin 3.fıkrasında ise “hususi bir selahiyeti haiz olmadıkça vekil dava ikame edemez, sulh olamaz, tahkim edemez, kambiyo taahhüdünde bulunamaz, bağışlama edemez, bir gayri menkulü temlik veya bir hak ile takyit edemez” hükmü yer almaktadır.
Bu durum karşısında; somut olayda Borçlar Kanununun yukarıda açıklanan maddeleri gereği burada öncelikle vekil …’in 05.06.1991 tarihli vekaletname içeriğine göre davacıya karşı borçlanma taahhüdünde bulunmaya yetkili olup olmadığının saptanması gerekir. Borçlanma taahhüdü vekile yük getireceğinden vekaletnamede Borçlar Kanununun 388/son maddesi gereğince açıkça özel yetki bulunması gerekir. Oysa vekil …’e verilen 05.06.1991 tarihli vekaletnamede vekilin borçlanma taahhüdünde bulunma yetkisi yoktur. Bu nedenle vekalet veren davalı …, hükmolunan tazminattan sorumlu tutulamaz.
Mahkemece, açıklanan hususlar gözardı edilerek davalı … hakkındaki davanın kabulü doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1.bentte belirtilen nedenlerle davalı Müflis … Mühendislik Taahhüt Limited Şirketi iflas idaresinin temyiz itirazlarının reddine, 2.bent uyarınca davalı … ’nın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 625,00 TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’na verilmesine, 06.10.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi.