Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2008/6995 E. 2008/8535 K. 26.06.2008 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2008/6995
KARAR NO : 2008/8535
KARAR TARİHİ : 26.06.2008

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 11.12.1997 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve mera olarak sınırlandırma istenmesi üzerine bozmaya uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 28.02.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı Hazine, dava konusu taşınmazın bulunduğu yörede 1973 yılında 73 numaralı Toprak Tevzi Komisyonunca çalışmalar yapıldığını, bu çalışmalar sırasında çekişmeli taşınmazın mera olarak belirtilen alanda kaldığını ileri sürerek kaydının iptali ile mera olarak sınırlandırılmasını istemiştir.
Mahkemece, davanın reddine dair verilen karar Hazine’nin temyizi üzerine Dairemizce ilamda yazılı nedenlerle bozulmuştur.
Bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiş, hükmü davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, mera iddiası ile açılmıştır. Yörede 1973 yılında 73 numaralı Toprak Tevzi Komisyonu çalışmalar yapmış, belirtme tutanakları ve bunlara ait paftalar düzenlenmiş ise de, iş yarım bırakılarak çalışmaların kesinleştirilmediği anlaşılmaktadır. 1973 yılında kısmen belge haline gelmiş komisyon çalışmalarına göre davaya konu, kadastroca 115 ada 11 parsel numarası ile sınırlandırılan yer belirtmelik paftasında mera olarak belirtilen 160 parsel ile özel mülkiyet olarak belirlenen 165 parsel ve kısmen de Toprak Komisyonunun çalıştığı alan dışında kalmaktadır. Bu tutanaklar kesinleşmese bile teknik bilirkişiler ile yerel bilirkişiler tarafından eksiksiz biçimde imza altına alındıklarına göre, herhangi bir değer ifade etmediklerini söylemek yanlış olur. Nitekim, eldeki davanın yargılamasında keşif yerinde hazır edilen uzman zirai bilirkişi mühendis … ’de 01.10.2007 günlü düzenlediği raporunda, işlenmekle sonradan karakteri bozulan arazi bölmelerinden komisyon paftasına göre A harfi ile gösterilen kısmının öncesinin mera olduğunu tespit etmiştir. Esasen davacı Hazine’nin talebi de mera haritası kapsamında kalan kısım ile ilgilidir. HUMK.nun 74. maddesi gereğince hakimin tarafların talepleri ile bağlı olup, talepten fazlaya veya talep dışında başka bir şeye karar veremeyeceği hükmüne göre mahkemece verilen kabule yönelik kararın A harfiyle gösterilen bölüm için yerinde olduğu ve bu bölüme yönelik temyiz itirazlarının yerinde bulunmadığından reddine karar vermek gerekir.
Gerek 1972 yılında yapılan ve 1973 yılında harita ve belgeye geçirilen durumlarına göre, B harfiyle gösterilen taşınmaz bölümünün 165 numaralı ve mera parseli dışındaki zirai nitelikli bölmede kaldığı, C harfli taşınmaz bölümünün ise, Toprak Komisyonunun çalıştığı alan dışında kaldığı açıktır. Bu nedenlerle 1972 yılında dahi niteliği bozulan mera kapsamında olmayıp, talep dışında kalan B ve C harfli bölümler için talep bulunmadığı gibi mera olduğu da kanıtlanmadığından davanın reddi gerekirken, bu yerleri de kapsar biçimde davanın tümden kabulü doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, temyiz olunan kararın BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 26.06.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi.