YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2006/7282
KARAR NO : 2006/9952
KARAR TARİHİ : 28.09.2006
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 31.1.2006 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 23.3.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, 735 parsel sayılı taşınmazın 1/2 payının iptal ve tesciline ilişkindir.
Mahkemece taraflar arasında aynı yer 1.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2001/755 esasına kayıtlı davada yanların sulh anlaşması yaptıkları, mahkemece de bu sulh anlaşmasının tastikine karar verildiği, mahkeme huzurunda yapılan sulh anlaşmalarının kesin hüküm niteliğinde olup, ilamın icrası istenebileceğinden aynı konuda davacıların dava açmakta hukuki yararları bulunmadığından davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacılar temyiz etmiştir.
İncelenen Sivas 1.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2001/755 esasında kayıtlı dava dosyasından o davanın 672 ada 734 parsel sayılı taşınmaz üzerinde yapılan 12 daire ve 6 dükkandan müteşekkil binanın kat mülkiyeti kurulması koşuluyla ortaklığının giderilmesi talebine ilişkin olduğu görülmektedir. Bu davada ise davacı 734 parsele komşu 735 parselin 28.8.2001 günlü “karşılıklı sözleşme” başlıklı anlaşma kapsamında kaldığını ileri sürerek kaydın 1/2 sinin iptal ve tescilini istemiştir. Açıkça söylemek gerekirse 735 parsel sayılı dava konusu taşınmaz kat mülkiyeti tesisi yolu ile ortaklığın giderilmesi davasında dava konusu yapılmadığından 1.Sulh Hukuk Mahkemesinin 20.12.2001 tarih ve 2001/755-952 sayılı ilamı kapsamında değildir. Dolayısıyla davacıların anılan ilamı icraya vererek yararlarına bir sonuç sağlama olanakları yoktur. Her ne kadar eldeki davada 28.8.2001 günlü sözleşme hükmünden yararlanılabilirse de 735 parsel hakkında daha evvel tarafları bağlayacak ve infaz gücü olan bir
hüküm bulunmadığından davacıların eldeki bu davayı açmakta hukuki yararları bulunmaktadır.
Mahkemece yapılaması gereken iş; tarafların iddia ve savunmaya ilişkin delilleri toplamak daha önceki dava dosyasından ve taraflar arasındaki 28.8.2001 günlü sözleşmeden yararlanarak sonucuna uygun karar vermekten ibarettir. Davanın yazılı bazı gerekçelerle reddi doğru olmadığından karar bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle, BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 28.9.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi.