Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2006/622 E. 2006/1399 K. 15.02.2006 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2006/622
KARAR NO : 2006/1399
KARAR TARİHİ : 15.02.2006

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 31.8.2005 gününde verilen dilekçe ile tapuda isim düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 9.11.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava, tapu kaydına yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkindir.
Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet veya diğer hak sahiplerinin isim, soy isim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Bu nedenle de bu tür davalarla kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir.
İsim düzeltme davaları, taşınmazın aynına ilişkin bulunduğundan HUMK.nun 13.maddesi uyarınca, taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde açılır.
Tapuda isim düzeltilmesi davasını, tapu maliki ile mirasçıları açabilir. Bunun yanısıra 1.1.2002 tarihinde yürürlüğe giren Türk Medeni Kanununun 702.maddesinin son fıkrası ile ortaklardan her birinin topluluğa giren hakların korunmasını sağlayabileceği ve bu korumadan bütün ortakların yararlanabileceği öngörüldüğünden, elbirliği mülkiyetinde, ortaklardan herhangi biri de, tek başına tapuda miras bırakanla ilgili düzeltme isteyebilir. Ayrıca bu tür davanın, bir başka dava nedeniyle verilen yetkiye dayanılarak açılması da mümkündür. Böyle bir yetki verildiğinde, yetkiye dayanılarak dava açan kişinin, aktif dava ehliyeti vardır.
Tapu Sicil Müdürlüğüne yöneltilerek açılması gereken kayıt düzeltme
./..
-2-

2006/622-1399
davalarında, mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılmalı, kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğu kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanmalıdır. Bu saptama yapılırken de aşağıda açıklanan yöntem izlenmelidir.
1-Düzeltilecek tapu kaydı tüm dayanakları ile birlikte getirtilmelidir.
2-Nüfus Müdürlüğünden, kayıtta geçen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişinin kaydının bulunup bulunmadığı sorulmalı, kaydı düzeltilecek kişinin nüfus kaydı, tapu ve dayanakları ile bağlantı oluşturacak şekilde incelenmeli, gerekirse kök kayıtlar da istenmelidir.
3-Cumhuriyet Savcılığı aracılığıyla, taşınmazın bulunduğu mahalde kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan başka kişi bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır.
4-İstem konusunda tanık dinlenmelidir.
5-Tüm bu araştırmalar sonucu hala kesin bir kanaat oluşmamış ise, tanıklar ve varsa tespit bilirkişileri de taşınmaz başında dinlenerek keşif yapılmalıdır.
Açıklanan bu hususlar çerçevesinde inceleme ve araştırma sonucu, tapu ve nüfus bilgileri arasında bağlantı ve tutarlılık sağlandığında davanın kabulü yoluna gidilmelidir.
Davanın niteliği gereğince, yargılama harcı ve vekalet ücreti maktu olarak belirlenmelidir.
Tapu Sicil Müdürlüğü de yasal hasım olduğundan yargılama giderlerinden sorumlu tutulmamalıdır.
Bu ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında;
Davacı murisi, … ile … …’ın baba oğul olduklarını …’ın soyisim olmadan öldüğü halde tapuya soyadının … olarak … olan baba isminin de … olarak yazıldığını, paydaş … …’ın ise … olan baba isminin tapuya … olarak yazıldığını ileri sürerek tapuda “… oğlu … …” olan kaydın “… oğlu … olarak ve “… oğlu … …” olan kaydın ise “… oğlu … …” olarak düzeltilmesini istemiştir.
Davanın kabulüne karar verilmiş, hükmü davalı vekili temyiz etmiştir.
Mahkemece kadastro tutanakları, tapu kaydı ve davacı murisinin aile nüfus kaydı getirtilip, zabıta araştırması yapılarak davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm tesisi için yeterli değildir. Dava konusu taşınmazlar kadastroca … çocukları … ve … … adına tespit edilmiştir. Davacının malik olduğunu belirttiği … ve … … kardeş olmayıp baba oğul oldukları gibi baba isimleri de … değildir. Bu nedenle taşınmazın tanıklar ve kadastro tespit bilirkişileri taşınmaz başında dinlenerek keşif yapılmalı, baba isimlerinin … olarak
./…
-3-

2006/622-1399
yazılması nedeninin incelenmesi, bu araştırmalardan sonra tapuda malik görülen kişilerin davacının dedesi ve amcası ile aynı şahıslar olduğu kesin olarak saptandığı takdirde davanın kabulüne karar verilmelidir. Belirtilen nedenlerle hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ. Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 15.2.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi.