YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2006/3959
KARAR NO : 2006/7462
KARAR TARİHİ : 27.06.2006
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 20.12.2000 gününde verilen dilekçe ve birleştirilen dosyada 10.9.2001 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine bozmaya uyularak yapılan muhakeme sonunda; davanın kabulüne dair verilen 15.12.2005 günlü hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davalılar … ve … vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 27.6.2006 günü için yapılan tebligat üzerine taraflar gelmediler. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava ve birleştirilen dava arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesi uyarınca yükleniciye bırakılan bağımsız bölümün ondan satın alındığı iddiası ile açılan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Mahkemece davanın kısmen kabul kısmen reddine, birleştirilen davanın reddine dair verilen 25.9.2002 tarihli karar, davacı ve bir kısım davalılar tarafından temyiz edilmiş olup Dairemizin 29.4.2003 tarih 2003/1816 E. 3410 K. sayılı ilamı ile özetle; 22 numaralı bağımsız bölüm maliki …’in ilama bağlanmış olan değer kaybı ve noksan iş alacaklarının depo ettirilmeksizin bu bağımsız bölüm tapusunun iptaline, yüklenici hakkındaki davanın reddine karar verilmesi ve 22 numaralı bağımsız bölümün eklentisi olan garaj ile ilgili incelemenin yetersiz olduğu gerekçeleri ile bozulmuştur.
Yerel mahkemece Dairemizin 29.4.2003 tarihli bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda; dava ve birleştirilen davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar … ve … tarafından öncelikle görev yönünden temyiz edilmiştir. Bilindiği üzere, görev kuralları kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilmesi gereklidir. Bu nedenle görev hususunun daha önce bozma kapsamı dışında bırakılmış olması halinde usuli kazanılmış haktan da söz edilemez.
Açıklanan nedenle; 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’da değişiklik yapan 4822 sayılı Kanun’un 3/c maddesi ile “…konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallar…” da Kanun kapsamına alınmış ve 4822 sayılı Kanun’un 30. maddesi ile değişik 23. maddesinde de Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’dan kaynaklanan tüm uyuşmazlıkların “Tüketici Mahkemelerinde” çözümleneceği belirtilmiş olduğundan açıklanan bu olgu karşısında, davanın Tüketici Mahkemesinde görülmesi gerekirken Asliye Hukuk Mahkemesinde sonuçlandırıldığından karar bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalılar … ve …’ın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer hususların incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının yatıranlara geri verilmesine 27.6.2006 gününde oybirliği ile karar verildi.