Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2006/12554 E. 2006/16442 K. 29.12.2006 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2006/12554
KARAR NO : 2006/16442
KARAR TARİHİ : 29.12.2006

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 16.03.1999 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali tescil ve tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 20.04.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ile davalı … Mühendislik İnşaat Taahhüt Ltd. Şti. İflas İdaresi vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, davalılar arasında biçimine uygun Noterlikçe düzenlenen 25.02.1986 günlü arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesi uyarınca davalı yükleniciye bırakıldığı iddia edilen 1988 tarihinde satın aldığı (A) Blok 6. kat 11 numaralı bağımsız bölümün adına tescilini 1989 tarihinde satın aldığı halen üçüncü kişi adına kayıtlı (B) Blok 5. kat 15 numaralı bağımsız bölüm bedeli için fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak kaydıyla 4.000YTL’nin davalılardan yasal faiziyle alınmasını, ıslah dilekçesi ile de 12.000YTL’nin alınmasını istemiştir.
Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, (A) Blok 11 numaralı bağımsız bölümün davacı adına tesciline; 12.000YTL tazminatın dava tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizi ile davalı … Mühendislik Mimarlık İnşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret Ltd.Şti. alınmasına; diğer davalılar hakkındaki davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü davacı vekili ile davalı İflas İdaresi temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davacı ile davalı İflas İdaresi’nin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Davacı ile İflas İdaresinin diğer temyiz itirazlarına gelince;
Ticaret Kanunu gereği tacir sayılan … kişiler ile tüzel kişiler hakkında iflasa kararı ticaret mahkemelerince verilir. Bu kararın bütün
hüküm ve sonuçları iflas kararında gösterilmiş olan iflasın açılma anından itibaren işlemeye başlar ve bütün alacaklılar için de hüküm ve sonuç doğurur. İflas kararı sonucu iflasın açılmasıyla müflise dönüşen borçlunun haczedilebilen bütün mal, alacak ve hakları kendiliğinden iflas masasını oluşturur. Masa, müflisin bütün mal ve alacaklarını mevcudat defterine geçirir. İİK. 184. madde hükmü gereği, iflasın açılmasından sonra kapanmasına kadar müflisin uhdesine geçen mallar da masaya girer. Müflis hakkında iflas öncesinde açılan hukuk davaları da ikinci alacaklılar toplantısından on … sonraya kadar durur. İflas kararından sonra da müflis ve iflas masasına karşı, masaya giren mal ve haklara ilişkin dava açılamaz. Masadan bir hak iddiasında olanlar hak ve alacaklarını masadan istemeleri (İ.İ.K.m.219) gerekir. Alacakların masa tarafından kabulü halinde alacak sıra cetveline geçirilir. İflas İdaresi istenen hak ve alacakları kabul etmez ise, İİK.nun 235.maddesine dayanılarak sıra cetveline itiraz davası açılabilir. Alacaklar tapu sicilinde kayıtlı olması halinde masa tarafından kendiliğinden kabul edilir. Alacak konusunun para olmaması halinde, bu alacaklar paraya çevrilerek iflas masasına yazdırılır. Müflisin, iflas öncesi yaptığı satış sözleşmeleri iflasın açılması ile son bulmamaktadır. Müflisin satıcı olduğu taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri iflas ile son bulmayan sözleşmelerdendir. Alıcı, satıcının iflasından önce satış bedelini ödemiş ise, taşınmazın iflas anındaki değerini para alacağı olarak iflas masasına yazdırır. Alıcı, satış bedelini henüz ödememiş ise, iflas masasına BK. 82.maddeye göre süre vererek, teminat gösterilmezse, satış vaadi sözleşmesini feshedebilir. Alıcı iflas idaresini satış vaadi sözleşmesini aynen ifa etmeye zorlayamamakla beraber, sözleşmemenin tapu kütüğüne şerh verilmesi halinde aynen ifa için ferağa icbar davası açabilir. İflasın kapanmasına kadar, geç kalan alacaklar İİK.236.madde hükmü gereği deftere kaydettirilebilir.
Bu açıklamalardan sonra somut olaya dönüldüğünde; … Mühendislik Mimarlık İnşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret Ltd.Şti. 08.03.1994 tarihinde iflasına karar verildiği ve kesinleşen iflas kararından kaldırılmadığı anlaşılmaktadır. Dava konusu taşınmazlardan (B) blok 5.kat 15 numaralı bağımsız bölüm biçimine uygun noterden düzenlenen 04.10.1989 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile, (A) blok 6.kat 11 numaralı bağımsız bölüm ise 10.08.1988 tarihli adi yazılı sözleşme ile yüklenici müflis şirket tarafından davacıya satışı vaat edilmiş, sözleşmeler tapu kütüğüne şerh edilmemiştir. Müflis … Mühendislik Mimarlık İnşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret Ltd.Şti. İflas İdaresi’nin de taraf olduğu 31.08.1989 tarihinde açılan Bornova
1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 1998/1309-1335 sayılı 17.03.1999 günü kesinleşen kararı ile, (A) Blok 6. kat 11 numaralı bağımsız bölüm yüklenici; (B) blok 5.kat 15 numaralı bağımsız bölüm ise arsa malikleri adına tesciline karar verilmiştir.Davacı,yüklenici hakkında verilen iflas kararından sonra açtığı eldeki davada da, adı geçen hükümle yüklenici adına tesciline karar verilen ve adi yazılı sözleşme ile aldığını iddia ettiği taşınmazın adına tescilini, arsa maliklerine bırakılan ve noter sözleşmesi ile aldığını iddia ettiği taşınmazın da bedelini istemektedir. İİK.’nun 184. maddesi gereği iflasın kapanmasına kadar müflisin uhdesine geçen mallar masaya dahil olacağından, yüklenici adına tescil edilen taşınmaz da iflas masasına giren alacak durumundadır. İflas kararından sonra da müflis ve iflas masasına karşı, masaya giren mal ve haklara ilişkin dava açılamayacağından, masadan, eğer varsa,hak ve alacaklarını istemesi gerekir. Alacakların masa tarafından kabulü halinde alacak sıra cetveline geçirilir. İflas idaresi, masadan hak ve alacakları reddederse (kabul etmezse) bu takdirde İ.İ.K.nun 235. maddesine dayanılarak sıra cetveline itiraz davası açılır. Bu şekilde mülkiyetten başka bir ayni hakka dayalı istihkak iddialarının İ.I.K. 235 maddesine göre sıra cetveline itiraz davası şeklinde değerlendirilmesi olanaklı ise de, somut olayda mülkiyet hakkına da dayanılmıştır. Başka bir anlatımla davacının İflas İdaresinden talep ettiği konusu para olmayan bir borçtur. İcra İflas Kanunun 198.nci maddesi uyarınca iflas idaresi konusu para olmayan bu borcun aynen yerine getirilmesini (aynen ifayı) masanın daha yararına bulması halinde kabul edebilir. Ancak, iflas idaresinin aynen ifayı kabul etmemesi halinde davacının alacağı para alacağına dönüşeceğinden bunun iflas tarihi itibariyle paraya çevrilerek masaya kaydı gerekir. O yüzden mahkemece yüklenici adına tapuda tescil edilen (A) blok 6. Kat 11 numaralı bağımsız bölüme ilişkin olarak iflas idaresinden aynen ifayı kabul … etmediği sorulmalı, iflas idaresi aynen ifayı kabul ederse şimdiki gibi anılan bağımsız bölümün davacı adına tesciline karar verilmeli, aksi durumda davacının konusu para olmayan alacağı iflas tarihindeki taşınmazın değeri keşif ve bilirkişi marifetiyle hesaplattırılarak bu alacağının masaya kaydına karar verilmelidir.
Diğer taraftan, 06.09.1993 günlü tahhütnameyle arsa sahibi … ve … … vekili olarak hareket eden … …’nın yüklenicinin üzerine bina yapacağı taşınmazdaki dava konusu 11 v e 15 numaralı bağımsız bölümler tapusunu davacı … …’ye vermeyi veya emsal daire tapularını onun adına geçirmeyi taahhüt ettiği görülmektedir. Şayet taahhütte bulunan … …’ı
arsa sahiplerinin yetkili vekili ve taahhütnamedeki imzada vekile ait ise, vekilin taahhütnamedeki beyanı arsa sahibi davalıları bağlar. Gerçekten Borçlar Kanununun 110. maddesi hükmünce bir üçüncü şahsın fiilini başkasına taahhüt eden kimse bu üçüncü şahıs tarafından taahhüdün ifa edilmemesi halinde zarar ve ziyan teydiyesine mecburdur. Bu nedenle de mahkemece 06.09.1993 günlü taahhütnamede imzası bulunan …’in arsa sahibi davalıların yetkili vekili olup olmadığı, taahhütnamedeki imzanın vekil sıfatıyla hareket eden …’e ait bulunup bulunmadığı incelenerek değerlendirilmeli, taahhütnamedeki vekil …’in arsa sahipleri adına beyanda bulunmaya yetkili ve taahhüdün geçerli olduğu sonucuna varılırsa davalı arsa sahiplerinin durumu Borçlar Kanununun 110. maddesi çerçevesinde değerlendirilmelidir.
Mahkemece tüm bu yönler gözardı edilerek eksik araştırma ve incelemeyle davanın yazılı olduğu şekilde kabulü doğru olmadığından karar bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenlerle davacı ile davalı İflas İdaresinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE, hükmün 2. bent uyarınca temyiz eden taraflar yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer hususların incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 28.12.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi.