YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2005/11942
KARAR NO : 2006/711
KARAR TARİHİ : 01.02.2006
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 23.12.2004 gününde verilen dilekçe ile tapuda isim tashihi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 21.6.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar, murislerinin paydaşı olduğu 253 ada 2 parsel sayılı taşınmaz kaydında isminin yanlış yazıldığını ve baba adının yazılmadığını belirterek … (…) olan ismin … olarak düzeltilmesini ve … olan baba adının eklenmesini istemişlerdir.
Mahkemece ispatlanmıyan, davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacılar vekili temyiz etmiştir.
Dosyada mevcut kadastro tutanağı incelendiğinde; tesbitin mahkeme ilamına dayanılarak … ve … … adına yapıldığı, komisyon incelemeleri ve karar sütununda … …isminin yanında “… Karısı” şeklinde açıklama bulunduğu, tesbite esas 1972/40-495 karar sayılı ilamın karar başlığında … eşi … olarak yazıldığı nüfus kayıtlarında da …’nin eşinin isminin … … olduğu görülmektedir. Cumhuriyet Savcılığı ve Nüfus Müdürlüğünden yapılan araştırmalarda, tapu maliki ile aynı ismi taşıyan kimsenin bulunmadığı bildirilmiş, tanıklar tapu maliki … ‘nın isminin … yazıldığını ifade etmişlerdir.
Tüm bu bilgiler birlikte değerlendirildiğinde davacıların murisi …, … ‘in eşi, … oğlu … ‘nun kardeşi olup, tapu maliki ile davacılar murisinin aynı kişi olduğuna dair yeterli delil bulunmaktadır. Ancak dava konusu 253 ada 2 parsel sayılı taşınmazın beyanlar hanesinde “mülkiyeti Kandıra Asliye Hukuk Mahkemesinin
./..
2005/11942-2006/711 -2-
1977/113, 1977/29 esası ile davalıdır” şerhi bulunduğundan bu konuda gerekli araştırma yapılarak isim tashihine engel bir durum bulunmadığı takdirde davanın kabulüne karar vermek gerekirken, delillerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek davanın reddi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ. Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 1.2.2006 gününde oybirliği ile karar verildi.