Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2018/7607 E. 2018/7655 K. 19.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/7607
KARAR NO : 2018/7655
KARAR TARİHİ : 19.12.2018

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : Sanık …’in atılı suçlardan mahkumiyeti ile sanıklar Sadık Can ve Nazım’ın beraatlerine ve sanık …’ın çocuğun basit cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından mahkumiyetine dair Mersin 1. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 01.06.2017 gün ve 2016/261 Esas, 2017/197 Karar sayılı hükümlere yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi.
6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunun 20/2. maddesi uyarınca Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının her aşamada ilgili kamu davalarına katılma ve hükümleri temyiz etme hakkının bulunduğu, Bakanlık vekili tarafından sunulan katılma ve temyiz istemli dilekçede de açıkca katılma iradesinin ortaya konulduğu anlaşılmakla, anılan madde hükmü de gözetilerek 5271 sayılı CMK’nın 237/2. maddesi gereğince Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının katılan ve Avukat … ‘nın katılan Bakanlık vekili sıfatıyla davaya katılmasına karar verildikten sonra katılan mağdur vekilinin sadece sanıklar Nazım ile Sadık Can haklarında kurulan beraat hükümlerine yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararı temyiz ettiği anlaşılmakla gereği düşünüldü:
Katılan mağdur vekilinin sanık … hakkında müsnet suçlardan kurulan hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Kayden 09.09.2001 doğumlu mağdurun kovuşturma evresinde verdiği 14.07.2016 tarihli duruşma ifadesinde sanık …’dan şikayetçi olmadığını beyan etmesi karşısında, yaş küçüklüğü nedeniyle tayin edilen vekilin adı geçen sanık hakkında kurulan hükmü temyize hakkı bulunmadığından, vaki temyiz isteminin 5271 sayılı CMK’nın 298. maddesi uyarınca REDDİNE,

Sanıklar Sercan ile Şahin haklarında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Hükmedilen cezaların miktar ve türü gözetildiğinde, 5271 sayılı CMK’nın 286/2-a. maddesi uyarınca, ilk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezaları ile miktarı ne olursa olsun adli para cezalarına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine dair Bölge Adliye Mahkemesi kararlarının temyizi mümkün olmadığından, sanıklar müdafileri ile katılan Bakanlık vekilinin anılan hükümlere ilişkin temyiz istemlerinin aynı Kanunun 298. maddesi uyarınca REDDİNE,
Sanıklar Nazım ile Sadık Can haklarında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçlarından kurulan hükümlere yönelik katılan Bakanlık vekili (her iki sanık yönünden) ile katılan mağdur vekilinin (sanık … yönünden) temyiz istemlerinin incelenmesinde;
5271 sayılı CMK’nın 288 ve 294. maddelerinde yer alan düzenlemeler nazara alınıp aynı Kanunun 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri ile katılan Bakanlık vekili ve katılan mağdur vekilinin temyiz dilekçelerinde belirttikleri nedenler de gözetilerek yapılan değerlendirmede, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından gerçekleştirilen inceleme neticesinde vaki istinaf başvurusunun esastan reddine dair kurulan hükme yönelik temyiz sebepleri yerinde görülmediğinden, katılan Bakanlık vekili ile katılan mağdur vekilinin temyiz istemlerinin 5271 sayılı CMK’nın 302/1. madde ve fıkrası gereğince esastan reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
Sanık … hakkında çocuğun basit cinsel istismarı ve sanık … hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçlarından kurulan hükümlere yönelik sanıklar müdafileri ile katılan Bakanlık vekilinin temyiz istemlerinin incelenmesine gelince;
Sanıklar ile müdafilerinin kovuşturma evresinde mağdurun yaşına itirazda bulunup müdafilerin sundukları istinaf ve temyiz dilekçelerinde mağdurun yaşı konusunda sanıkların hataya düştüğünü ileri sürmeleri karşısında, Anayasa Mahkemesinin 25.03.2015 günlü, 2014/6419 başvuru numaralı kararı da nazara alınarak, olayda 5237 sayılı TCK’nın 30. maddesinde düzenlenen hata hükümlerinin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığı hususunun ilk derece mahkemesince tartışılarak bu yöndeki savunmanın reddi nedenleri de karar yerinde açıklandıktan sonra hükme varılması gerekirken, bu konuda herhangi bir değerlendirme yapılmaksızın yazılı şekilde kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik istinaf başvurusunun kabulü yerine vaki başvurunun esastan reddine karar verilmesi suretiyle aynı Kanunun 289/1-g. maddesine muhalefet edilmesi,
Kanuna aykırı, sanıklar Sercan ve Şahin müdafileri ile katılan Bakanlık vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesinin 18.09.2017 gün ve 2017/1919 Esas, 2017/1653 Karar sayılı vaki istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik hükmünün 5271 sayılı CMK’nın 302/2-4. madde ve fıkrası gereğince BOZULMASINA, 19.12.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.