Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2018/5681 E. 2018/7767 K. 26.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/5681
KARAR NO : 2018/7767
KARAR TARİHİ : 26.12.2018

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : Kahramanmaraş 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 08.06.2017 gün ve 2017/132 Esas, 2017/207 Karar sayılı mahkûmiyet hükümlerine yönelik istinaf taleblerinin esastan reddi

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık hakkında kişiyi hürryetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Hükmedilen cezanın miktar ve türü gözetildiğinde, 5271 sayılı CMK’nın 286/2-a maddesi uyarınca, ilk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezaları ile miktarı ne olursa olsun adli para cezalarına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine dair bölge adliye mahkemesi kararlarının temyizi mümkün olmadığından, sanık müdafiin anılan hükme ilişkin temyiz isteminin aynı Kanunun 298. maddesi uyarınca REDDİNE,
Sanık hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;
5271 sayılı CMK’nın 288 ve 294. maddelerinde yer alan düzenlemeler nazara alınıp aynı Kanunun 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleriyle sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde belirttiği nedenler de gözetilerek yapılan değerlendirmede, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından gerçekleştirilen inceleme neticesinde vaki istinaf isteminin esastan reddine dair kurulan hükme yönelik temyiz sebepleri yerinde görülmediğinden, sanık müdafiinin temyiz isteminin 5271 sayılı CMK’nın 302/1 madde ve fıkrası gereğince esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 26.12.2018 tarihinde üye …’in karşı oyu ve oy çokluğuyla karar verildi.

(Karşı Oy)

KARŞI OY

Sanığın aşamalarda mağdureyle facebook isimli sosyal paylaşım sitesinde tanıştıklarını ve onbeş yaşından küçük olduğunu bilmediğine yönelik savunması, mağdurenin annesi Gülşen’in soruşturmada kızının dış görünüş itibariyle 18-19 yaşlarında gösterdiğine dair beyanı ve tüm dosya kapsamına göre Anayasa Mahkemesinin 25.03.2015 gün ve 2014/6419 başvuru numaralı kararı da dikkate alınarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 30. maddesinde düzenlenen hata hükümlerinin uygulanma koşullarının mevcut olup olmadığı tartışılıp tüm deliller birlikte değerlendirilerek hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi nedeniyle hükmün bozulmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde istinaf başvurusunun esastan reddine hükmedilmesi nedeniyle çoğunluk görüşüne katılmıyorum.