Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2017/6896 E. 2020/5571 K. 02.12.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/6896
KARAR NO : 2020/5571
KARAR TARİHİ : 02.12.2020

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Çocuğun cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : Çocuğun cinsel istismarı suçundan mahkumiyet, diğer atılı suçtan beraat

İlk derece mahkemesince bozma üzerine verilen hükümler temyiz edilmekle başvurunun muhtevası ve inceleme tarihine kadar getirilen kanuni düzenlemeler nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü:
Müşteki Bakanlık vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde ;
İlk derece mahkemesinde yapılan yargılamada davadan haberdar edilmeyen Bakanlık vekili yokluğunda verilen gerekçeli kararın tebliği üzerine katılma istemli temyiz başvurusunda bulunmuş ise de 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunun 20/2. maddesi gereğince davaya katılma hakkı bulunan Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına yokluğunda yapılan yargılamaya ilişkin olarak mahkemelerce re’sen ihbarda bulunulmasının zorunlu olup olmadığı hususunda Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunca yapılan toplantı sonucunda verilen 13.12.2019 gün ve 2019/6 Esas, 2019/7 sayılı içtihadı birleştirme kararı ile Bakanlığa bildirimde bulunulmasının zorunlu olmadığının kabul edilmesi ve 5271 sayılı CMK’nın 237/2. maddesine göre kanun yolu muhakemesinde davaya katılma talebinde bulunulamayacağının anlaşılması karşısında, Bakanlık vekilinin davaya katılma ve hükmü temyize hakkı bulunmadığından, vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddesi gereğince REDDİNE,
Sanık müdafisinin temyiz isteminin incelenmesine gelince;
Mahkemece bozma ilamına uyulmasına rağmen mağdurun yaş tespitine esas aldırılan Adli Tıp Raporunda radyoloji uzmanının bulunmaması nedeniyle bozma kararının gereğinin tam olarak yerine getirilmediği anlaşılmakla, Dairemizin 10.03.2016 gün ve 2016/852 Esas 2016/2406 Karar sayılı bozma ilamı uyarınca suç vasfına etkisi bakımından olay tarihinde 14 yıl 11 ay 19 günlük olan mağdurun yaş tespitine esas olmak üzere tam teşekküllü bir hastaneden içinde radyoloji uzmanının da bulunduğu sağlık kurulundan rapor alınması ve duraksama halinde Adli Tıp Kurumundan görüş alınarak mağdurun suç tarihindeki gerçek yaşının bilimsel olarak saptanmasından sonra toplanacak delilere göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
Kanuna aykırı, sanık müdafisinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 02.12.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.