Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2017/6091 E. 2018/753 K. 06.02.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/6091
KARAR NO : 2018/753
KARAR TARİHİ : 06.02.2018

İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ : Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı (iki kez)
HÜKÜM : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan mahkûmiyet (iki kez)
TEMYİZ EDEN : Sanık müdafii, katılan mağdur İbrahim vekili, O Yer Cumhuriyet Savcısı

İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Mağdurların aşamalardaki beyanları ve suç tarihlerindeki yaşları dikkate alındığında, sanığın, cinsel organını mağdurların ağızlarına soktuğunun sabit olmadığı ve mevcut haliyle eylemlerin beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istismarı suçu kapsamında değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan hükümler kurulması,
Hükümlerden önce 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 58, 59, 60 ve 61. maddeleri ile 5237 sayılı Kanunun 102, 103, 104 ve 105. maddelerinde yer alan cinsel dokunulmazlığa karşı suçların ve hükümden sonra 02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 13. maddesi ile TCK’nın 103. maddesinin yeniden düzenlenmesi karşısında, 5237 sayılı TCK’nın 7/2. madde-fıkrasındaki “Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur” hükmü gözetilerek lehe olan hükmün önceki ve sonraki kanunların bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenmesi, her iki kanunla ilgili uygulamanın denetime imkan verecek şekilde kararda gösterilmesi ve 24.11.2015 günlü, 29542 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamı ile 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesi yönünden kısmi iptal kararı verildiğinden, anılan hususlar nazara alınarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
.

Sanığın, öz oğlu olan mağdurlara yönelik eylemini velâyet hakkını kötüye kullanarak gerçekleştirdiğinin anlaşılması karşısında, 5237 sayılı TCK’nın 53/5. maddesi gereğince cezasının infazından sonra işlemek üzere hükmolunan cezanın yarısından bir katına kadar belirlenecek süreyle velâyet hakkının kullanılmasının yasaklanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafii, O Yer Cumhuriyet Savcısı ile katılan mağdur İbrahim vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 06.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.