Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2016/9983 E. 2016/8706 K. 26.12.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/9983
KARAR NO : 2016/8706
KARAR TARİHİ : 26.12.2016

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı (sanık ile suça sürüklenen çocuk); çocuğun basit cinsel istismarı (sanık), kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (sanık … hakkında iki kez)
HÜKÜM : Sanığın beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı, çocuğun basit cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (iki kez) suçlarından ve suça sürüklenen çocuğun ise beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan mahkûmiyetlerine

İlk derece mahkemesince verilip kısmen re’sen de temyize tabi hükümler temyiz edilmekle, 02.12.2016 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunla getirilen düzenlemeler de gözetilerek dosya incelendi.
Mağdur … ile annesi …’nin kovuşturma evresinde 05.12.2014 tarihinde alınan beyanlarında suça sürüklenen çocuktan şikayetçi olmadıklarını belirtmeleri karşısında, katılan … vekilinin suça sürüklenen çocuk hakkında kurulan hükmü temyize hakkı bulunmadığından, vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddesi uyarınca Reddiyle, incelemenin suça sürüklenen çocuk müdafii, sanık ile müdafii, katılan mağdur … vekilinin temyiz istemleri ve katılan … vekilinin sanık hakkında kurulan hükümlere yönelik temyizleriyle sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Sanık hakkında katılan mağdur …’a yönelik çocuğun basit cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Delillerle iddia ve savunma; duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş, sübutu kabul olunan fiillerin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatları yapılmış bulunduğundan, sanık ve müdafii ile katılan mağdur … vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
Sanık hakkında katılan mağdur …’a yönelik kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Sanık hakkında TCK’nın 109/1-3-b-f ve 5. maddeleri uyarınca belirlenen 3 yıl 18 ay hapis cezası üzerinden aynı Kanunun 43/1. maddesi uyarınca 1/4 oranında arttırım yapıldığında 3 yıl 31 ay 15 gün yerine 4 yıl 33 ay ve 62/1. madde ile 1/6 oranında indirim yapıldığında 3 yıl 20 ay 7 gün yerine 4 yıl 19 ay 15 gün hapis cezasına hükmedilmesi suretiyle fazla ceza tayini,
Kanuna aykırı, sanık ve müdafii ile katılan … vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu hususun yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasında yer alan “4 yıl 33 ay” ve “4 yıl 19 ay 15 gün” ibarelerinin çıkartılarak, yerlerine sırasıyla “3 yıl 31 ay 15 gün” ve “3 yıl 20 ay 7 gün” ibarelerinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Sanık ile suça sürüklenen çocuk haklarında katılan mağdur …’a yönelik beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan hükümlerin temyiz incelemesine gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Oluş ve kabule göre; suça sürüklenen çocuğun cinsel istismar suçunun asli faili olan sanığın eylemine TCK’nın 39. maddesi kapsamında yardım eden sıfatıyla iştirak ettiği anlaşıldığı halde, sanık ile suça sürüklenen çocuk haklarında tayin edilen cezaların aynı Kanunun 103/3. maddesi ile arttırılamayacağı gözetilmeden yazılı şekilde hükümler kurulması,
Kabule göre de;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 20.11.2007 gün ve 2007/5-142 Esas, 2007/240 sayılı Kararında belirtildiği üzere, 5237 sayılı TCK’nın 61. maddesindeki sıralamaya göre, 43. maddenin 103/6. maddeden sonra uygulanması gerektiği, ancak sanığın zincirleme biçimde işlediği nitelikli cinsel istismar suçunun sonucu olarak gerçekleşen 5237 sayılı TCK’nın 103. maddesinin altıncı fıkrasındaki suçun ağırlaşmış halinin teselsül edemeyeceği, zincirleme şekilde gerçekleşen eylemlerin 103/6. maddeden öncekiler olması nedeniyle 5237 sayılı TCK’nın 43. maddesi uyarınca yapılacak arttırımın aynı Kanunun 103/6. maddesi ile tayin edilen ceza üzerinden değil, bu maddenin tatbikinden önce bulunan ceza miktarı üzerinden yapılması ve bunun 103/6. maddeyle belirlenen cezaya eklenmesi ile sonuç cezanın belirlenmesi gerektiği gözetilmeden sanık hakkında yazılı şekilde hüküm kurulması suretiyle fazla ceza tayini,
Kanuna aykırı, sanık ile müdafii, suça sürüklenen çocuk müdafii ve katılan …’nin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, re’sen de temyize tabi hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 26.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.