Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2016/13034 E. 2017/2218 K. 25.04.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/13034
KARAR NO : 2017/2218
KARAR TARİHİ : 25.04.2017

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (üç kez), nitelikli yağma (iki kez), çocuğun nitelikli cinsel istismarı, nitelikli cinsel saldırı, hakaret, 6136 sayılı Kanuna muhalefet (sanık …); kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (üç kez), nitelikli yağma (iki kez), nitelikli cinsel saldırı (sanık …); kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (üç kez), nitelikli cinsel saldırı (sanık …); kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (suça sürüklenen çocuk)
HÜKÜM : Sanık …’ın 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçundan beraati ile diğer atılı suçlardan mahkûmiyetine; sanıklar İsmail, … ile suça sürüklenen çocuk …’ın müsnet suçlardan mahkûmiyetlerine.

İlk derece mahkemesince verilip kısmen re’sen de temyize tabi hükümler temyiz edilmekle, 02.12.2016 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren ve TCK’nın 103. maddesinde değişiklik yapan 6763 sayılı Kanunla getirilen düzenlemeler de gözetilip dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanıklar haklarında mağdur …’a yönelik nitelikli cinsel saldırı suçundan açılan kamu davaları ile ilgili olarak hüküm kurulmadığı anlaşılmakla, dava zamanaşımı süresi içinde bu hususta mahkemece karar verilmesi mümkün görülmüştür.
Sanık … hakkında 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçundan kurulan beraat hükmünün incelenmesinde;
Delilleri takdir ve gerekçesi gösterilmek suretiyle verilen beraat hükmü usul ve kanuna uygun olduğundan, O Yer Cumhuriyet Savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
Sanık … hakkında mağdurlar …, …, … yönelik kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (üç kez), …. ile … yönelik nitelikli yağma (iki kez), … yönelik çocuğun nitelikli cinsel istismarı, … yönelik nitelikli cinsel saldırı suçlarından; sanık … hakkında mağdurlar …, …, … yönelik kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (üç kez), … ile Harun’a yönelik nitelikli yağma (iki kez) suçlarından; sanık … hakkında mağdurlar …, …, … yönelik kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (üç kez), … yönelik nitelikli cinsel saldırı suçlarından kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde;
Sanıklar … ile … haklarında mağdur …’e yönelik nitelikli cinsel saldırı suçundan dolayı 5237 sayılı TCK’nın 102/2,3-d. maddeleri gereğince verilen 18 yıl hapis cezası üzerinden, aynı Kanunun 43. maddesi uyarınca 1/4 oranında arttırım yapıldığında 22 yıl 6 ay yerine 22 yıl 5 ay hapis cezası belirlenmesinin ardından TCK’nın 62. maddesi ile 1/6 oranında indirim uygulanması neticesinde sonuç cezaların 18 yıl 9 ay yerine 18 yıl 8 ay 13 gün hapis şeklinde eksik tespiti ve mağdure … alıkonulması eylemine sanık …’in TCK’nın 37. maddesi kapsamında doğrudan katıldığı gözetilmeden hakkında aynı Kanunun 39. maddesinin tatbiki suretiyle eksik ceza tayini aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Hükümden sonra 24.11.2015 tarihli, 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamı ile 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesi yönünden kısmi iptal kararı verildiğinden, anılan husus nazara alınarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş sanıklar ile suça sürüklenen çocuk müdafileri ve sanık …’ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu hususun yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetki uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükümlerde yer alan TCK’nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümlerin çıkartılarak yerlerine “Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı da nazara alınmak kaydıyla sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkralarının uygulanmasına” ibaresinin eklenmesi suretiyle eleştiriler dışında sair yönleri usul ve kanuna uygun olan kısmen re’sen de temyize tabi hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Sanık … hakkında mağdur …’e yönelik nitelikli cinsel saldırı ve sanık … hakkında mağdurlar … ile Harun’a yönelik hakaret suçlarından kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Tüm dosya içeriğine göre sanık …’in, diğer sanık …’ın mağdur …’e karşı işlediği nitelikli cinsel saldırı eyleminden sonra eve geldiğinin ve diğer sanıkların olmadığı bir ortamda mağdura yönelik nitelikli cinsel saldırıda bulunduğunun anlaşılması karşısında sanığın, … eylemine iştirak ettiğine ve eylemi diğer sanıklarla birlikte gerçekleştirdiğine dair delil bulunmadığı gözetilmeden hakkında zincirleme suça ilişkin TCK’nın 43 ve aynı Kanunun 102/3-d. maddeleri uygulanmak suretiyle fazla ceza tayini,
Mağdur …’un kovuşturma evresinde sanık … hakkındaki şikayetinden vazgeçtiğinin anlaşılması karşısında, takibi şikayete bağlı hakaret suçundan hüküm kurulurken TCK’nın 43/2. maddesinin uygulunamayacağının gözetilmemesi,
Suça sürüklenen çocuk hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün temyiz incelemesine gelince;
Suça sürüklenen çocuk …’ın, mağdur …’e yönelik kişiyi hürriyetinden yoksun kılma eyleminde diğer sanıklarla iştirak kastıyla hareket ettiği hususunda cezalandırılmasına yeter, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilmeden, atılı suçtan beraati yerine yazılı şekilde mahkûmiyetine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanıklar ve suça sürüklenen çocuk müdafileri ile sanık …’ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, kısmen re’sen de temyize tabi hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 25.04.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.