YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/12313
KARAR NO : 2017/1194
KARAR TARİHİ : 07.03.2017
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı (sanık …); beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : Sanık …’nın atılı suçtan ve sanıklar … ile suça sürüklenen çocuğun ise çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından mahkûmiyetlerine
İlk derece mahkemesince verilen hükümlerin sanıklar ,.. ile …, sanıklar ve suça sürüklenen çocuk müdafileri ile katılanlar vekili tarafından temyiz edilmesi ve sanıklar …. ile … müdafilerince incelemenin duruşmalı yapılmasının talep edilmesi üzerine, dosya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle, 01.03.2017 Çarşamba saat 09:30’a duruşma günü tayin olunarak sanıklar …an ile … müdafilerine çağrı kâğıdı gönderilmişti.
Belli günde Hakimler Kurulu duruşma salonunda toplanarak Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından … … hazır olduğu halde oturum açıldı.
Yapılan tebligat üzerine dosyadaki vekaletnamelere dayanarak sanık … adına gelen Av. … ile Av. … ve sanık … adına gelen Av. … huzura alınarak duruşmaya başlandı.
Duruşma isteğinin süresinde ve yerinde olduğu anlaşıldıktan sonra uygun görülen talep ve mütalaa dairesinde sanıklar … ve … haklarında DURUŞMALI inceleme yapılmasına oybirliğiyle karar verilerek tefhim olunduktan sonra işin açıklanmasına dair raportör üye tarafından düzenlenen rapor okundu.
Raportör üye rapora ilave edecek bir cihet bulunmadığını bildirdi.
Sanıklar müdafileri temyiz layihalarını açıklayarak savunmalarda bulunup müvekkilleri haklarındaki hükümlerin BOZULMASINI istediler.
Yargıtay Cumhuriyet Savcısı tebliğname içeriğini tekrar etti.
Son sözleri sorulan sanıklar müdafileri savunmalarına ilave edecek bir cihet bulunmadığını bildirmekle dosya incelenerek karar verilip tefhim olunmak üzere duruşmanın 15.03.2017 Çarşamba günü saat 09:30’a bırakılmasına oybirliğiyle karar verildi.
Belli günde oturum açıldı. Dava evrakı incelenerek gereği görüşülmüş olduğundan aşağıda yazılı karar ittihaz olundu.
Katılanlar vekilinin dilekçesinin içeriğine göre temyiz isteminin vekalet ücretine hasren yapıldığı anlaşılmakla, TCK’nın 103. maddesinde değişiklik yapan 6763 sayılı Kanunla getirilen düzenlemeler de gözetilerek dosya incelendi.
Hükmedilen ceza miktarları nazara alındığında sanık … müdafiin duruşmalı inceleme talebinin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 318. maddesi uyarınca reddiyle, … yönünden incelemenin duruşmasız yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Sanık … hakkında beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan mahkûmiyet hükmü ile sanıklar …., …, …. haklarında çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından ve suça sürüklenen çocuk hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanıklar ve suça sürüklenen çocuk müdafilerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazları ile sanık … müdafiin duruşmalı inceleme sırasındaki savunması ve katılanlar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Kendisini vekille temsil ettiren katılanlar lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu hususun yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükme “Katılanlar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 3.000 TL vekalet ücretinden diğer sanık …’ın payı düşüldükten sonra kalan 2.500 TL’nin sanıklar …, …, …, … ve suça sürüklenen çocuktan ayrı ayrı eşit olarak alınarak katılanlara verilmesine” ibaresinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Suça sürüklenen çocuk hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde;
Suça sürüklenen çocuğun, çalıştığı işyerine gelen mağdureyle işyeri içerisinde cinsel ilişkiye girdiği olayda, cinsel istismar suçunun işlendiği sırada ve işlendiği süreyle sınırlı bir zaman diliminde mağdurenin iradesiyle hareket edebilme özgürlüğü ortadan kaldırılmadan cinsel istismar suçunun işlenemeyeceği ve suça sürüklenen çocuğun, cinsel istismar eylemini gerçekleştirmeye yönelik eylemleri dışında mağdurenin hürriyetini kısıtlayan başkaca bir
hareketinin de bulunmadığının anlaşılması karşısında, eylemin sadece çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçu olduğu gözetilmeden ayrıca kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan da mahkûmiyetine karar verilmesi,
Sanık … hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından kurulan mahkûmiyet hükümlerinin temyiz incelemesine gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Mağdurenin beyanları, olayın ortaya çıkış şekli ile zamanı ve tüm dosya kapsamına göre, sanık …’ın atılı suçları işlediği sırada cebir veya tehdit kullandığına dair cezalandırılmasına yeter, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı ve atılı suçların mağdurenin rızasıyla gerçekleştiğinin kabulünde zorunluluk bulunduğu gözetilmeden, çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan hüküm kurulurken TCK’nın 103/4. maddesi ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan hüküm kurulurken TCK’nın 109/2. maddesi uygulanarak fazla ceza tayini,
Kanuna aykırı, sanık … ve suça sürüklenen çocuk müdafilerinin temyiz itirazları ile Gökhan müdafiin duruşmalı inceleme sırasındaki sözlü savunması bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 07.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
07.03.2017 tarihinde verilen işbu karar 15.03.2017 tarihinde Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından … … hazır olduğu halde sanıklar müdafilerinin gıyaplarında tefhim olundu.