Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2015/6394 E. 2015/10068 K. 03.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/6394
KARAR NO : 2015/10068
KARAR TARİHİ : 03.11.2015

Tebliğname No : 14 – 2015/224276
MAHKEMESİ : İzmir 6. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 29.04.2015
NUMARASI : 2014/225 Esas, 2015/101 Karar
SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı

İlk derece mahkemesince verilip re’sen de temyize tabi hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak,
Oluş ve tüm dosya kapsamına göre, mağdurenin üvey babası olan sanıkla aynı evde yaşadığı, sanığın 2013 yılı bahar aylarında mağdureye karşı evde kimsenin olmadığı bir zamanda kanepeye doğru ittirerek eteğini kaldırmaya çalışmak suretiyle basit cinsel istismarda bulunduğu, bu olaydan sonra anneannesinin yanında kalmaya başlayan mağdurenin 14.02.2014 günü annesine yardım etmek amacıyla daha önce de kaldığı eve geldiği, bu sırada annesinin rahatsızlanması üzerine sanık ile ablasının, annesini hastaneye götürmesinin ardından tek başına eve dönen sanığın mağdureye karşı zorla nitelikli cinsel istismar eyleminde bulunduğu anlaşıldığından, sanığın mağdure ile aynı evde yaşamasına rağmen ilk hadiseden sonra evden ayrılan mağdureye karşı ikinci eylemini yaklaşık onbir ay sonra gerçekleştirdiği, aradan geçen süre nazara alındığında sanığın ikinci suçu ayrı bir suç işleme kararı kapsamında işlemesi nedeniyle eylemlerinin iki ayrı suçu oluşturduğu gözetilerek, 2013 yılı bahar aylarında gerçekleştirdiği çocuğun basit cinsel istismarı ve 14.02.2014 tarihinde gerçekleştirdiği çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçlarından ayrı ayrı cezalandırılması gerekirken yazılı şekilde zincirleme olarak çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan mahkûmiyetine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, O Yer Cumhuriyet Savcısı, sanık müdafii ve katılan mağdure vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, ceza miktarı itibariyle kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydıyla re’sen de temyize tabi hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 321 ve 326. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 03.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.