YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/4925
KARAR NO : 2015/9728
KARAR TARİHİ : 22.10.2015

Tebliğname No : 14 – 2015/179035
MAHKEMESİ : Torbalı 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 18.07.2011
NUMARASI : 2011/15 Esas, 2011/503 Karar
SUÇA SÜRÜKLENEN
SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma

İlk derece mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelendi.
5271 sayılı CMK.nın 260/1. maddesine göre, katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunanlar için kanun yolunun açık olduğu, mağdurenin 11.05.2011 tarihli celsede yaşı nedeniyle barodan atanan vekili eşliğinde alınan ifadesinde şikayetçi olduğunu ve kamu davasına katılmak istediğini bildirdiği halde hakkında katılma kararı verilmeyip sadece aynı celse beyanları tespit edilen mağdurenin anne babasının davaya katılmalarına karar verildiği anlaşıldığından, Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.10.2010 gün ve 2010/9-149 Esas, 2010/205 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere mağdurenin, katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar gördüğü konusunda araştırma yapmayı gerektirecek bir tereddüt bulunmadığı anlaşılmakla, CMK’nın 237/2. maddesi uyarınca mağdure G.. H..’nın davaya katılmasına ve zorunlu vekil Av. M.. K…nın katılan vekili olarak kabulüne karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Mağdurenin aşamalardaki istikrarlı ve samimi anlatımları ile ifadeleri destekler mahiyetteki tanık Asya’nın beyanları, suça sürüklenen çocuğun yakalanma şekli, üzerinde mağdurenin beyanlarında geçen bıçağın bulunduğuna ilişkin yakalama, üst arama ve muhafaza altına alma tutanağı ile tüm dosya
kapsamına göre; suça sürüklenen çocuğun daha önce aralarında duygusal arkadaşlığı bulunan mağdureyi konuşmak için yanına çağırdığı ancak daha sonra yanından ayrılmak isteyen mağdureyi adli emanette kayıtlı bıçağı göstererek bırakmadığı ve bir tarlaya götürdüğü mağdureye onu sevdiğini, Konya’ya götüreceğini söyleyerek gece boyunca alıkoyduğu ancak sabaha karşı uyuya kalması nedeniyle mağdurenin kaçarak evine döndüğü anlaşıldığından, suça sürüklenen çocuğun 5237 sayılı TCK’nın 109/2, 109/3-a ve 109/3-f maddeleri kapsamında kalan kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu işlediği gözetilmeden mahkûmiyeti yerine oluşa uygun düşmeyen yazılı gerekçeyle beraatine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, katılan mağdure vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 22.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.