Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2015/4660 E. 2015/10457 K. 10.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/4660
KARAR NO : 2015/10457
KARAR TARİHİ : 10.11.2015

Tebliğname No : 14 – 2015/162464
MAHKEMESİ : Mardin 2. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 20.02.2015
NUMARASI : 2013/134 Esas, 2015/47 Karar
SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, tehdit

İlk derece mahkemesince verilip kısmen re’sen de temyize tâbi hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık hakkında beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Sanığın, mağdura yönelik cinsel istismar eylemi nedeniyle 5237 sayılı TCK’nın 103/2 ve 103/4. maddeleri gereğince 18 yıl hapis cezası belirlendikten sonra aynı Kanunun 49/1. maddesi gözönüne alınarak 103/6. maddesi uyarınca cezada 20 yıla kadar hakkaniyetli bir arttırım yapılması mümkünken, belirlenen cezanın 15 yıldan fazla olduğundan bahisle 103/6. maddesi gereğince bir artırım yapılmaması karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Delillerle iddia ve savunma; duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş, sübutu kabul olunan fiillerin eleştiri dışında unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatları yapılmış bulunduğundan, sanık müdafiin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle kısmen re’sen de temyize tabi hükümlerin ONANMASINA,
Sanık hakkında tehdit suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;
5271 sayılı CMK’nın 225/1. maddesinin “Hüküm, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve faili hakkında verilir” şeklinde olduğu, iddianamede sanık hakkında tehdit suçundan açılmış bir kamu davası bulunmadığı gözetilmeden, ek savunma hakkı verilmek suretiyle bu suçtan da mahkûmiyetine karar verilmesi,
Kabule göre de;
Mağdurun sadece Cumhuriyet Savcısı tarafından alınan ifadesinde belirttiği tehdit içerikli sözlerin, sanık tarafından cinsel istismar eylemini gerçekleştirmeye yönelik mi, yoksa icra hareketlerinin sona ermesinden sonra eylemin ortaya çıkmasını engellemek amacıyla mı söylendiği hususunda açıklık bulunmadığı, tehdit eyleminin 5237 sayılı TCK’nın 103/4. maddesi ile cinsel istismar suçunun unsuru kabul edilmiş olması da gözetildiğinde, somut olayda tehdit içeren sözlerin cinsel istismar suçundan bağımsız bir suç olarak kabul edilmesine yeter her türlü şüpheden uzak, kesin ve inardırıcı delil bulunmadığının anlaşılması karşısında, sanığın atılı suçtan beraati yerine delillerin değerlendirilmesinde hataya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.