Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2015/2740 E. 2015/7877 K. 01.07.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/2740
KARAR NO : 2015/7877
KARAR TARİHİ : 01.07.2015

Tebliğname No : 14 – 2015/79274
MAHKEMESİ : İzmir 1. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 11.12.2014
NUMARASI : 2014/77 Esas, 2014/387 Karar
SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı (1 kez), beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istismarı (2 kez), kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (3 kez)

İlk derece mahkemesince verilen hükümlerin O Yer Cumhuriyet Savcısı, katılan mağdurlar vekili, sanık ile müdafii tarafından temyiz edilmesi ve sanık müdafiince incelemenin duruşmalı yapılmasının talep edilmesi üzerine; dosya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle 24.06.2015 Çarşamba saat 13.30’a duruşma günü tayin olunarak sanık müdafiine çağrı kâğıdı gönderilmişti.
Belli günde Hâkimler Kurulu duruşma salonunda toplanarak Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından S.. Ç.. hazır olduğu halde oturum açıldı.
Yapılan tebligat üzerine sanık müdafiin gelmediği, ayrıca bir talepte de bulunmadığı anlaşılmakla Yargıtay Cumhuriyet Savcısının uygun görülen talep ve mütalaası dairesinde DURUŞMASIZ inceleme yapılmasına oybirliğiyle karar verilerek, vaktin darlığına binaen dosyanın incelenmesi başka bir güne bırakılmıştır.
Bugün dava evrakı incelenerek aşağıda yazılı karar ittihaz olundu.
Sanık hakkında mağdur Emircan’a yönelik cinsel taciz eylemi nedeniyle verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın 5271 sayılı CMK’nın 231/12. maddesine göre itirazı kâbil nitelikte olduğu gözetilip, aynı Kanunun 264. maddesi uyarınca katılan mağdurlar vekili ile sanık ve müdafiin anılan hükme ilişkin temyiz talepleri itiraz kabul edilerek merciince bu hususta karar verilmesi mümkün görüldüğünden, anılan hükme ilişkin temyiz istemlerinin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddesi uyarınca Reddiyle incelemenin diğer suçlardan kurulan hükümlerle sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Sanık hakkında mağdur Besim’e yönelik beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Delillerle iddia ve savunma duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş sübutu kabul olunan fiilin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan, katılan mağdur vekili ile sanık ve müdafiin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
Sanık hakkında mağdur Umut’a yönelik beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istismarı ve her üç mağdura yönelik zincirleme biçimde kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesine gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine;
Ancak;
Sanık hakkında mağdur Umut’a yönelik beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istismarı suçundan karar verilirken, hükümden önce 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile 5237 sayılı TCK’nın 103. maddesinde yapılan değişikliğin sanık lehine hükümler ihtiva etmesi nedeniyle 6545 sayılı Kanunla değişik TCK’nın 103/1-4,62/1. maddelerine göre 10 yıl hapis cezası tayin edilmesi gerekirken lehe kanun değerlendirmesi yanlış yapılarak 6545 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki TCK’nın 103/1-4-6,62/1. maddeleri uyarınca 12 yıl 6 ay hapis cezasına hükmedilmesi sonucunda fazla ceza tayini,
Sanığın mağdurlara “Dışarısı soğuk gelin içerde ısının” diyerek hile kullanmak suretiyle kandırıp sırayla eve girmelerini sağladıktan sonra üzerlerine kapı kilitlemek suretiyle alıkoyması şeklinde gerçekleştiği tüm dosya kapsamından anlaşılan olayda sanığın kişiyi hürriyetinden yoksun kılma eylemini üç ayrı mağdura karşı işlemesi nedeniyle atılı suçun mağdur sayısınca oluştuğu gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, O Yer Cumhuriyet Savcısı, katılan mağdurlar vekili ve sanık ile müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01.07.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.