Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2014/8479 E. 2017/4416 K. 03.10.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/8479
KARAR NO : 2017/4416
KARAR TARİHİ : 03.10.2017

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : Sanık …’ın beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı eylemi reşit olmayanla cinsel ilişki kabul edilerek bu suçtan mahkûmiyeti ile kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan beraatine, sanık …’in müsnet suçlardan beraatine

İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle, 28.06.2014 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren ve cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda değişiklik yapan 6545 sayılı Kanunla getirilen düzenlemeler de gözetilip dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık … hakkında reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan kurulan mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde;
Mağdurenin anlatımları, iddianame içeriği ve tüm dosya kapsamına göre, sanık hakkında TCK’nın 43. maddesinin uygulanmamasına yönelik mahkeme uygulamasında isabetsizlik görülmediğinden, tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Hükümden sonra 24.11.2015 günlü, 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamı ile 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesi yönünden kısmi iptal kararı verildiğinden, anılan husus nazara alınarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
-2-
Bozmayı gerektirmiş, katılan …, katılan mağdure vekili ile sanık … müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu hususun yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetki uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükümde yer alan TCK’nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümün çıkartılarak yerine “Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı da nazara alınmak kaydıyla sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkralarının uygulanmasına” ibaresinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Sanık … hakkında beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından ve sanık … hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan beraat hükümlerinin temyiz incelemesine gelince;
Sanık … hakkında beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçu yönünden yapılan değerlendirmede, dosya içeriğine göre İsmail’in, diğer sanık …’ın mağdureye karşı işlediği reşit olmayanla cinsel ilişki suçuna 5237 sayılı TCK’nın 39. maddesi anlamında yardım eden sıfatıyla iştirak etmesi nedeniyle bu suçtan mahkûmiyeti yerine suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan beraatine karar verilmesi,
Sanıkların, onbeş-onsekiz yaş grubundaki mağdureyi cebir, tehdit veya hile kullanmaksızın kaçırıp alıkoyma şeklinde gerçekleşen eylemlerinin TCK’nın 234/3. maddesinde düzenlenen çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçunu oluşturduğu gözetilerek bu suçtan mahkûmiyetleri yerine yazılı şekilde kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan beraatlerine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, katılan … ile katılan mağdure vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 03.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.