YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/8180
KARAR NO : 2015/172
KARAR TARİHİ : 14.01.2015
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel isitsmarı
HÜKÜM : Sanığın beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istismarı suçundan mahkûmiyetine
Mahalli mahkemece verilen hükmün O Yer Cumhuriyet Savcısı, mağdure vekili ve sanık müdafileri tarafından temyizi ayrıca temyiz incelemesinin sanık müdafilerinden Av. … tarafından duruşmalı olarak yapılmasının talep edilmesi üzerine; dosya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle 24.12.2014 Çarşamba saat 13.30’a duruşma günü tayin olunarak sanık müdafii Av. …’ye çağrı kâğıdı gönderilmişti.
Belli günde Hâkimler Kurulu duruşma salonunda toplanarak Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından …. hazır olduğu halde oturum açıldı.
Yapılan tebligat üzerine dosyadaki vekâletnameye dayanarak sanık … adına gelen Av. … huzura alınarak duruşmaya başlandı.
Duruşma isteğinin süresinde ve yerinde olduğu anlaşıldıktan sonra uygun görülen talep ve mütalaa dairesinde sanık … hakkında DURUŞMALI inceleme yapılmasına oybirliğiyle karar verilerek tefhim olunduktan sonra işin açıklanmasına dair raportör üye tarafından düzenlenen rapor okundu.
Raportör üye rapora ilave edecek bir cihet bulunmadığını bildirdi.
Sanık müdafii temyiz layihasını açıklayarak savunmada bulunup müvekkili hakkındaki hükmün BOZULMASINI istedi.
Yargıtay Cumhuriyet Savcısı tebliğname içeriğini tekrar etti.
Son sözü sorulan sanık müdafii savunmasına ilave edecek bir cihet bulunmadığını bildirmekle dosya incelenerek karar verilip tefhim olunmak üzere duruşmanın 21.01.2015 Çarşamba günü saat 13:30’a bırakılmasına oybirliğiyle karar verildi.
Belli günde oturum açıldı. Dava evrakı incelenip gereği görüşülmüş olduğundan aşağıda yazılı karar ittihaz olundu.
Mağdurenin velisi olan annesi müşteki …. kovuşturma evresindeki 18.06.2013 tarihli oturumda alınan beyanında sanık hakkında şikâyetçi olmadığını belirtmesi karşısında, mağdureye yaşı nedeniyle atanıp davaya da katılmayan zorunlu vekilin hükmü temyiz etmeye hakkı bulunmadığından, temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 317. maddesi uyarınca reddine karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre O Yer Cumhuriyet Savcısının ve sanık müdafilerinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Eylemlerini öz çocuğu olan mağdureye karşı 5237 sayılı TCK.nın 53/1-c maddesindeki yetkinin kötüye kullanılması suretiyle gerçekleştirdiği anlaşılan sanık hakkında aynı Kanunun 53/5. maddesinin uygulanmaması,
Hükümden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 58, 59, 60 ve 61. maddeleri ile 5237 sayılı Kanunun 102, 103, 104 ve 105. maddelerinde yeralan cinsel dokunulmazlığa karşı suçların yeniden düzenlenmesi karşısında; 5237 sayılı TCK.nın 7/2. madde-fıkrasındaki ”Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur” hükmü gözetilerek, lehe olan hükmün, önceki ve sonraki kanunların bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenmesi ve her iki kanunla ilgili uygulamanın, denetime imkân verecek şekilde kararda gösterilmesi suretiyle yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması hususu,
Kanuna aykırı, O Yer Cumhuriyet savcısı ile sanık müdafilerinin temyiz itirazları ve sanık müdafilerinden Av. …’nin duruşma sırasındaki savunmaları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1 maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 14.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
14.01.2015 tarihinde verilen işbu karar 21.01.2015 tarihinde Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından Mustafa Çolak hazır olduğu halde sanık müdafiin gıyabında tefhim olundu.