Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2014/7946 E. 2014/13739 K. 04.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/7946
KARAR NO : 2014/13739
KARAR TARİHİ : 04.12.2014

Tebliğname No : 14 – 2014/248275
MAHKEMESİ : Bursa 1. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 22.09.2010
NUMARASI : 2009/93 Esas, 2010/240 Karar
SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Suça sürüklenen çocuk hakkında Bursa Adli Tıp Şube Müdürlüğü tarafından tanzim edilen 06.02.2006 tarihli raporda, söz konusu eylemin hukuki anlam ve sonuçlarını kavrama ve davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişmiş olduğununun bildirilmiş olması ve ayrıca 5395 sayılı Kanunun 35. maddesinde, suça sürüklenen çocuklar hakkında alınacak sosyal inceleme raporu da gözetilerek, işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiile ilgili davranışlarını yönlendirme yeteneğinin mahkeme tarafından takdir edileceğinin hükme bağlanmış bulunması ve mahkemece anılan hükme uygun karar verildiğinin anlaşılması karşısında tebliğnamede bu konuda bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Soruşturma evresinde suça sürüklenen çocuğun direncinin kırılmasına yönelik bir eyleminden bahsetmeyen mağdurun, duruşmada eylemden önce kendisine tokat attığını belirttiğinin anlaşılması karşısında, duruşmada giderilemeyen çelişkinin suça sürüklenen çocuk aleyhine değerlendirilemeyeceği gözetilmeden eylemin zorla gerçekleştirildiğinden bahisle, 5237 sayılı TCK.nın 103/4. maddesi gereği artırım yapılarak fazla ceza tayini,
5271 sayılı CMK.nın 185. maddesine aykırı olarak hükmün verildiği 22.09.2010 günlü duruşma açık yapılıp hükümde açık olarak verildiği halde, gerekçeli kararda hükmün kapalı duruşmada açıklandığı yazılarak kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki oluşturulması,
Hükümden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 58, 59, 60 ve 61. maddeleri ile 5237 sayılı Kanunun 102, 103, 104 ve 105. maddelerinde yeralan cinsel dokunulmazlığa karşı suçların yeniden düzenlenmesi karşısında; 5237 sayılı TCK.nın 7/2. madde-fıkrasındaki “Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur” hükmü gözetilerek, lehe olan hükmün, önceki ve sonraki kanunların bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenmesi ve her iki kanunla ilgili uygulamanın, denetime imkan verecek şekilde kararda gösterilmesi suretiyle yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 04.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.