YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/7709
KARAR NO : 2014/10595
KARAR TARİHİ : 29.09.2014
Tebliğname No : KYB – 2014/230996
Fuhuş suçundan sanık Z.. A..’ın, 5237 sayılı TCK.nın 227/2, 62/1 ve 52. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis ve 1666 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı CMK.nın 231. maddesi gereğince sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve sanığın herhangi bir yükümlülük yüklenmeden 5 yıl süre ile denetime tabî tutulmasına dair İstanbul 23. Asliye Ceza Mahkemesinin (Kapatılan Beyoğlu 9. Asliye Ceza Mahkemesinin) 27.02.2008 gün ve 2007/72 Esas, 2008/71 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, sanığın deneme süresi içerisinde suç işlediğinden bahisle 5271 sayılı Kanun’un 231/11. maddesi uyarınca sanık hakkında verilen hükmün açıklanmasına ve sanığın 5237 sayılı TCK’nın 227/2, 62/1 ve 52. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis ve 80 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin, aynı Mahkemenin 04.06.2013 gün ve 2013/161 Esas, 2013/392 sayılı Kararının;
Dosya kapsamına göre;
İstanbul 23. Asliye Ceza Mahkemesince duruşma açılarak sanık hakkında hüküm kurulmuş ise de, sanığa duruşmaya gelmediği takdirde yokluğunda hüküm verileceğine dair meşruhatlı davetiye tebliği yapılmaksızın savunma hakkını kısıtlayacak şekilde yokluğunda hüküm verilmesi,
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/11. fıkrasında yer alan “Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkûmiyet hükmü kurabilir.” şeklindeki düzenleme nazara alındığında, deneme süresi içinde kasıtlı suç işleyen sanık hakkında açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, önceki hükümden farklı olarak ceza tayininde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nın 309. maddesi gereğince bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 16.06.2014 gün ve 94660652-105-34-4010-2014/12185/
41166 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize ihbar ve dava evrakı tevdii kılınmakla gereği düşünüldü:
Kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görüldüğünden, İstanbul 23. Asliye Ceza Mahkemesinin 04.06.2013 gün ve 2013/161 Esas, 2013/392 sayılı Kararının sanığın aleyhine tesir etmemek kaydıyla CMK.nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin yerine getirilmesi için dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 29.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.