Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2014/7380 E. 2014/12707 K. 17.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/7380
KARAR NO : 2014/12707
KARAR TARİHİ : 17.11.2014

Tebliğname No : KYB – 2014/193463

Reşit olan mağdureyi zorla kaçırıp alıkoymak suçundan sanık A.. D..’un, 765 sayılı TCK.nın 429/1. maddesi delaletiyle 432, 433, 59 ve 647 sayılı Kanunun 4. maddesi gereğince 138.684.000 TL ağır para cezası ile cezalandırılmasına, cezasının 647 sayılı Kanun’un 6. maddesi gereğince teciline dair Sakarya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 17.06.2004 tarih ve 2004/53 Esas, 2004/109 sayılı kararına müteakip, sanığın deneme süresi içerisinde yeni bir suç işlemesi nedeniyle, 138,00 TL adlî para cezasının 5237 sayılı TCK.nın 51. maddesi gereğince aynen infazına ilişkin anılan Mahkemenin 20.11.2013 tarih ve 2004/53 Esas, 2004/109 sayılı Ek Kararına yönelik yapılan itirazın reddine dair Sakarya 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 31.01.2014 gün ve 2014/176 D. İş sayılı Kararın;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 27.12.2011 tarihli ve 2011/-8-183 Esas, 2011/304 sayılı ilamında da; “…kesinleşmiş olmak koşuluyla hükmolunan cezanın 647 sayılı Kanunun 6. maddesi uyarınca ertelenmesi durumunda, 765 sayılı TCY.nın 95/2. maddesine göre, sanığın hüküm tarihinden itibaren beş sene içinde önceki verilen ceza türünden, bir cezaya ya da hapis cezasına mahkûm olması halinde, aynen infazına karar verilmesi gerekmektedir. Aynen infaz kararının hangi Kanun hükümleri uyarınca verilmesi gerektiği konusunun değerlendirmesine gelince; 5237 sayılı TCK.nın 51. maddesinde, yalnızca özgürlüğü bağlayıcı cezaların ertelenebileceği öngörülmüştür. Bu nedenle, erteli cezanın 51/7. maddesi uyarınca çektirilmesine karar verilebilmesi, ancak erteli cezanın da özgürlüğü bağlayıcı cezaya ilişkin olması halinde olanaklıdır. Kaldı ki somut olayda, sanığın önceki cezasının 647 sayılı Kanunun 6. maddesi uyarınca ertelenmiş para cezası olduğu nazara alındığında, aynen infaz kararının karma uygulama olmaması açısından 765 sayılı TCK.nın 95/2. maddesi uyarınca verilmesi gerekmektedir. Bu nedenle, yerel mahkemece sanığın erteli mahkûmiyetinin aynen infazına karar verilmesi isabetli ise de; 765 sayılı TCK.nın 95/2. maddesi yerine, 5237 sayılı TCK.nın 51/7. maddesi uyarınca aynen infaz kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.” şeklinde belirtildiği üzere, erteli para cezasından ibaret olan mahkûmiyet kararının 765 sayılı Kanunun 95/2. maddesi gereğince aynen infazına karar verilmesi gerektiği, 5237 sayılı Kanunun 51. maddesi uyarınca aynen infazına karar verilemeyeceği gözetilmeden, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nın 309. maddesi gereğince bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 14.05.2014 gün ve 94660652-105-54- 142-2014- 9615/33115 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize ihbar ve dava evrakı tevdii kılınmakla gereği düşünüldü:
Kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görüldüğünden, Sakarya 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 31.01.2014 gün ve 2014/176 D. İş sayılı Kararının 5271 sayılı CMK.nın 309. maddesi uyarınca kanun yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre aynı Kanunun 309/4-d maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak Sakarya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 20.11.2013 ve 2004/53 Esas, 2004/109 Karar sayılı Ek Kararının hüküm fıkrasında yer alan “TCK.nın 51. maddesi gereğince aynen infazına” ibaresinin hükümden çıkartılarak, yerine “ 765 sayılı TCK.nın 95/2. maddesi gereğince aynen infazına” ibaresinin eklenmesine hükmün diğer yönlerinin aynen bırakılmasına, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 17.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.