YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/7299
KARAR NO : 2017/2668
KARAR TARİHİ : 16.05.2017
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde nitelikli cinsel saldırı, tehdit, hakaret
HÜKÜM : Nitelikli cinsel saldırı, tehdit, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, hakaret suçlarından mahkumiyet
İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve hakaret suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Delillerle iddia ve savunma; duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş, sübutu kabul olunan fiillerin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatları yapılmış bulunduğundan, sanık müdafiin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
Sanık hakkında nitelikli cinsel saldırı ve tehdit suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesine gelince;
Sanığın, mağdureye gönderdiği mesaj içeriklerinin TCK’nın 106/1-2. cümlesinde düzenlenen tehdit suçu kapsamında kaldığı ve hükümden sonra 02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesi ile yapılan değişiklikle 5237 sayılı TCK’nın 7/2. maddesi dikkate alınarak bu suç yönünden kovuşturma şartı olan uzlaşma hükümlerinin uygulanması gerektiğinden, öncelikle CMK’nın 253 ve 254. maddeleri gereğince uzlaşma girişiminde bulunulması zorunluluğu,
Nitelikli cinsel saldırı suçundan yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Dosya kapsamına göre, taraflar dışında kimsenin olmadığı evde mağdurenin aşılabilir mukavemeti dışında sanığın eylemini tamamlamasına engel teşkil eden bir sebep bulunmadığı anlaşıldığından, mevcut haliyle fiilin basit cinsel saldırı suçu kapsamında kaldığı gözetilerek bu suçtan mahkûmiyeti yerine suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde nitelikli cinsel saldırı suçuna teşebbüsten hüküm kurulması,
Hükümden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 58, 59, 60 ve 61. maddeleri ile 5237 sayılı Kanunun 102, 103, 104 ve 105. maddelerinde yer alan cinsel dokunulmazlığa karşı suçların yeniden düzenlenmesi karşısında, 5237 sayılı TCK’nın 7/2. madde-fıkrasındaki “Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur” hükmü gözetilerek lehe olan hükmün önceki ve sonraki kanunların bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenmesi ve her iki kanunla ilgili uygulamanın denetime imkan verecek şekilde kararda gösterilmesi suretiyle yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 16.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.