YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/7035
KARAR NO : 2014/13101
KARAR TARİHİ : 24.11.2014
Tebliğname No : 14 – 2014/218970
MAHKEMESİ : Konya 2. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 29.04.2014
NUMARASI : 2014/2 Esas, 2014/233 Karar
SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
Mahalli mahkemece verilen hükümler sanık müdafii tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine; dosya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle 12.11.2014 Çarşamba saat 13.30’a duruşma günü tayin olunarak sanık müdafiine çağrı kâğıdı gönderilmişti.
Belli günde Hâkimler Kurulu duruşma salonunda toplanarak Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından hazır olduğu halde oturum açıldı.
Yapılan tebligat üzerine dosyadaki vekâletnamelere dayanarak sanık M.. F.. adına gelen Av. C.. E.. ve Av. H.. G.. huzura alınarak duruşmaya başlandı.
Duruşma isteğinin süresinde ve yerinde olduğu anlaşıldıktan sonra uygun görülen talep ve mütalaa dairesinde sanık M.. F.. hakkında DURUŞMALI inceleme yapılmasına oybirliğiyle karar verilerek tefhim olunduktan sonra işin açıklanmasına dair raportör üye tarafından düzenlenen rapor okundu.
Raportör üye rapora ilave edecek bir cihet bulunmadığını bildirdi.
Sanık müdafileri temyiz layihalarını açıklayarak savunmalarda bulunup müvekkili hakkındaki hükmün BOZULMASINI istediler.
Yargıtay Cumhuriyet Savcısı tebliğname içeriğini tekrar etti.
Son sözleri sorulan sanık müdafileri savunmalarına ilave edecek bir cihet bulunmadığını bildirmekle dosya incelenerek karar verilip tefhim olunmak üzere duruşmanın 26.11.2014 Çarşamba günü saat 13:30’a bırakılmasına oybirliğiyle karar verildi.
28.06.2014 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren ve cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda değişiklik yapan 6545 sayılı Kanun ile getirilen düzenlemeler de gözetilerek dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Sanığın suç tarihinde işlediği fiilin anlam ve sonuçlarını algılayıp algılayamadığı ve işlediği fiille ilgili davranışlarını yönlendirme yeteneğinin azalmasına etkili akıl hastalığı bulunup bulunmadığına ilişkin Adli Tıp Kurumu ilgili ihtisas kurulundan veya Adli Tıp Kurumu Kanunun 7, 23/B ve 31. maddeleri gereğince Yükseköğretim Kurumları veya birimlerinde Adli Tıp Kurumu ilgili ihtisas kurulu ölçütlerine göre, (içinde en az bir adli tıp uzmanı ile tetkik edilecek konunun uzmanı bir hekimin zorunlu katılımıyla ve en az beş kişiden oluşacak) bir heyet tarafından CMK.74 ve müteakip maddeleri uyarınca usulüne uygun düzenlenecek rapora göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, 01.03.2013 tarihli Meram Tıp Fakültesi Hastanesince, usulüne uygun teşekkül etmeyen heyet tarafından rapor tanzim edilmesi,
Kabule göre de;
01.03.2013 tarihli Meram Tıp Fakültesi Hastanesin’den alınan raporda işlediği fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin azalmış olduğu belirtilen sanık hakkında cezalarından TCK.nın 32/2. maddesi gereğince indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
Sanık hakkında sonuç ceza olarak TCK.nın 103/6 maddesi uygulanmak suretiyle 15 yıl hapis cezası, aynı kanunun 62. maddesi gereğince 1/6 oranında indirilirken 12 yıl 6 ay hapis cezası yerine 10 Yıl 5 ay hapis cezası olarak belirlenmek suretiyle eksik ceza tayini,
Hükümden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 58, 59, 60 ve 61. maddeleri ile 5237 sayılı Kanunun 102, 103, 104 ve 105. maddelerinde yeralan cinsel dokunulmazlığa karşı suçların yeniden düzenlenmesi karşısında; 5237 sayılı TCK.nın 7/2. madde-fıkrasındaki “Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur” hükmü gözetilerek, lehe olan hükmün, önceki ve sonraki kanunların bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenmesi ve her iki kanunla ilgili uygulamanın, denetime imkan verecek şekilde kararda gösterilmesi suretiyle yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı, O Yer Cumhuriyet Savcısı ve sanık müdafinin temyiz itirazları ile sanık müdafilerinin duruşmalı inceleme sırasındaki sözlü savunmaları bu bakımdan yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 24.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
24.11.2014 tarihinde verilen işbu karar 26.11.2014 tarihinde Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından Fatma Gülçin Durak hazır olduğu halde sanık müdafilerinin gıyaplarında tefhim olundu.