Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2014/6900 E. 2014/12272 K. 06.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/6900
KARAR NO : 2014/12272
KARAR TARİHİ : 06.11.2014

Tebliğname No : 14 – 2014/210882
MAHKEMESİ : Konya 2. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 18.03.2014
NUMARASI : 2011/209 Esas, 2014/151 Karar
SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı (mağdureler Esra, Şeyma ve Merve’ye yönelik üç kez), beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istismarı (Esra, Songül, Sema Nur, Cafer ve Büşra’ya yönelik dört kez)

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
5271 sayılı CMK.nın 45/2. maddesinde düzenlenen kanuni temsilcinin izni kurumunun, aynı Kanunun 45/1. maddesinde sayılan tanıklıktan çekinme hallerinden birinin varlığı ile sınırlı olarak uygulanabileceği gözetilmeksizin çekinme hakları bulunmayıp eylemlere ilişkin görgüleri olan çocuk tanıklar Mustafa Büyüksütçü ile K.. G..’ün kanuni temsilcilerinin izninin bulunmadığından bahisle dinlenilmelerinden vazgeçilmesi ve aynı gerekçeyle kanuni temsilcisi duruşmada bulunmayan çocuk tanık K.. B..’ın beyanı alınmadan huzurdan çıkarılması ve dinlenme sırasında onbeş yaşını doldurmayan çocuk tanık M. B.’ye aynı Kanunun 50. maddesine aykırı şekilde yaşı nedeniyle yeminden çekinme hakkı hatırlatılması suretiyle usul hükümlerine muhalefet edilmesi;
Tensip kararı ile dinlenilmelerine karar verilip bu karardan vazgeçilmesi konusunda bir ara karar da bulunmayan ve soruşturma aşamasında sanığın mağdure Şeyma’ya yönelik eylemlerine ilişkin görgüsü olduğunu beyan eden tanıklar S.. U.. ile M.. T..’un usule uygun şekilde tanık sıfatıyla dinlenmeden eksik inceleme ile karar verilmesi,
Hükümden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 58, 59, 60 ve 61. maddeleri ile 5237 sayılı Kanunun 102, 103, 104 ve 105. maddelerinde yeralan cinsel dokunulmazlığa karşı suçların yeniden düzenlenmesi karşısında; 5237 sayılı TCK.nın 7/2. madde-fıkrasındaki “Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur” hükmü gözetilerek, lehe olan hükmün, önceki ve sonraki kanunların bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenmesi ve her iki kanunla ilgili uygulamanın, denetime imkân verecek şekilde kararda gösterilmesi suretiyle yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA 06.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.