Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2014/6849 E. 2014/13469 K. 01.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/6849
KARAR NO : 2014/13469
KARAR TARİHİ : 01.12.2014

Tebliğname No : 14 – 2014/204055
MAHKEMESİ : Tokat Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 04.04.2014
NUMARASI : 2012/298 Esas, 2014/147 Karar
SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı

Mahalli mahkemece verilen hüküm sanık müdafii tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine; dosya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle 19.11.2014 Çarşamba saat 13:30’a duruşma günü tayin olunarak sanık müdafiine çağrı kâğıdı gönderilmişti.
Belli günde Hâkimler Kurulu duruşma salonunda toplanarak Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından ….. hazır olduğu halde oturum açıldı.
Yapılan tebligat üzerine dosyadaki vekâletnameye dayanarak sanık K.. K.. adına gelen Av. M.. Ü.. huzura alınarak duruşmaya başlandı.
Duruşma isteğinin süresinde ve yerinde olduğu anlaşıldıktan sonra uygun görülen talep ve mütalaa dairesinde sanık K.. K.. hakkında DURUŞMALI inceleme yapılmasına oybirliğiyle karar verilerek tefhim olunduktan sonra işin açıklanmasına dair raportör üye tarafından düzenlenen rapor okundu.
Raportör üye rapora ilave edecek bir cihet bulunmadığını bildirdi.
Sanık müdafii temyiz layihasını açıklayarak savunmada bulunup müvekkili hakkındaki hükmün BOZULMASINI istedi.
Yargıtay Cumhuriyet Savcısı tebliğname içeriğini tekrar etti.
Son sözü sorulan sanık müdafii savunmasına ilave edecek bir cihet bulunmadığını bildirmekle dosya incelenerek karar verilip tefhim olunmak üzere duruşmanın 03.12.2014 Çarşamba günü saat 13:30’a bırakılmasına oybirliğiyle karar verildi.
Belli günde oturum açıldı. 28.06.2014 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren ve cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda değişiklik yapan 6545 sayılı Kanun ile getirilen düzenlemelerde gözetilerek aşağıda yazılı karar ittihaz olundu.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak:
Sanığın mağdureye karşı, değişik zamanlarda birden çok defa nitelikli cinsel istismar suçunu gerçekleştirmesi sonucu, 5237 sayılı TCK.nın 61/4-5. maddesindeki sıralamaya göre 103/2, 3 ve 103/4. maddeleri ile belirlenen cezadan sonra 103/6. maddesinin tatbiki ile bundan sonra 103/2,3 ve 103/4. maddeleri ile belirlenen ceza süresi üzerinden 43/1. maddesi uygulanarak bulunacak miktarın, 103/6. madde ile tayin edilecek ceza süresine eklenmek suretiyle hüküm kurulması gerekirken, buna uyulmayarak 103/2, 103/3, 103/4, 43/1, 103/6, 43 ve 62. maddelerinin uygulanması,
Sanığa, 5237 sayılı TCK.nın 103/2, 103/3, 103/4. maddeleri uyarınca verilen ceza, 15 yılı geçse dahi, suçun sonucunda ruh sağlığının bozulmasından dolayı neticenin ağırlığına göre tayin edilen cezanın, aynı Kanunun 49/1 ve 103/6. maddeleri gereğince 20 yıla kadar arttırılmasının olanaklı bulunduğu nazara alınarak, anılan kanun maddeleri gereğince hakkaniyet kuralları gözetilerek uygun bir ceza tayini gerektiği halde, yazılı şeklide hüküm kurulması,
Hükümden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 58, 59, 60 ve 61. maddeleri ile 5237 sayılı Kanunun 102, 103, 104 ve 105. maddelerinde yeralan cinsel dokunulmazlığa karşı suçların yeniden düzenlenmesi karşısında; 5237 sayılı TCK’nın 7/2. madde-fıkrasındaki “Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur” hükmü gözetilerek, lehe olan hükmün, önceki ve sonraki kanunların bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenmesi ve her iki kanunla ilgili uygulamanın, denetime imkan verecek şekilde kararda gösterilmesi suretiyle yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı, katılan vekili ve sanık müdafiin temyiz itirazları ile sanık müdafiin duruşmalı inceleme sırasındaki sözlü savunmaları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
01.12.2014 tarihinde verilen işbu karar 03.12.2014 tarihinde Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından ….. hazır olduğu halde sanık müdafiin gıyabında tefhim olundu.