YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/6236
KARAR NO : 2014/10652
KARAR TARİHİ : 30.09.2014
Tebliğname No : 14 – 2014/187291
MAHKEMESİ : Aydın 2. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 24.02.2014
NUMARASI : 2013/203 Esas, 2014/33 Karar
SUÇ : Sanık Rifat hakkında beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı (iki kez), uyuşturucu madde kullanmak ve tehdit, diğer sanıklar hakkında beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı
Mahalli mahkemece verilen hükümler sanıklar müdafileri tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine; dosya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle 24.09.2014 Çarşamba saat 13.30’a duruşma günü tayin olunarak sanıklarn müdafilerine çağrı kâğıdı gönderilmişti.
Belli günde Hâkimler Kurulu duruşma salonunda toplanarak Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından ….. hazır olduğu halde oturum açıldı.
Yapılan tebligat üzerine sanıklar R.T. ve Y.. K.. müdafiin gelmediği, ayrıca bir talepte de bulunmadığı anlaşılmakla Yargıtay Cumhuriyet Savcısının uygun görülen talep ve mütalaası dairesinde sanıklar R. T. ve Y.. K.. yönünden DURUŞMASIZ inceleme yapılmasına oybirliğiyle karar verilerek, vaktin darlığına binaen dosyanın incelenmesi başka bir güne bırakıldı.
Yapılan tebligat üzerine dosyadaki vekâletnameye dayanarak sanık N.. T.. adına gelen Av. P.. K.. huzura alınarak duruşmaya başlandı.
Duruşma isteğinin süresinde ve yerinde olduğu anlaşıldıktan sonra uygun görülen talep ve mütalaa dairesinde sanık N.. T.. hakkında DURUŞMALI inceleme yapılmasına oybirliğiyle karar verilerek tefhim olunduktan sonra işin açıklanmasına dair raportör üye tarafından düzenlenen rapor okundu.
Raportör üye rapora ilave edecek bir cihet bulunmadığını bildirdi.
Sanık müdafii temyiz layihasını açıklayarak savunmada bulunup müvekkili hakkındaki hükmün BOZULMASINI istedi.
Yargıtay Cumhuriyet Savcısı tebliğname içeriğini tekrar etti.
Son sözü sorulan sanık müdafii savunmasına ilave edecek bir cihet bulunmadığını bildirmekle dosya incelenerek karar verilip tefhim olunmak üzere duruşmanın 22.10.2014 Çarşamba günü saat 13:30’a bırakılmasına oybirliğiyle karar verildi.
Belli günde oturum açıldı. Dava evrakı incelenerek gereği görüşülmüş olduğundan aşağıda yazılı karar ittihaz olundu.
Sanık R. hakkında iddianamede TCK.nın 191/1. maddesinde yer alan uyuşturucu madde kullanma suçundan cezalandırılması için kamu davası açıldığı, ancak bu suçtan hüküm kurulmadığı anlaşılmakla, açılan kamu davası ile ilgili zamanaşımı süresi içinde karar verilmesi mümkün görülmüştür.
Sanık Rifat hakkında tehdit ve beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Dosyada mevcut, Adnan Menderes Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının 12.02.2013 tarihli ve İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanlığının 22.11.2013 tarihli raporları yeterli görülmeyerek, Adli Tıp Kurumu ilgili İhtisas Kurulu veya Adli Tıp Kurumu Kanununun 7, 23 ve 31. maddeleri gereğince usulüne uygun şekilde teşekkül ettirilmiş Yüksek Öğretim Kurumlarından veya birimlerine bağlı hastanelerden, sanığın eylemleri nedeniyle mağdurun beden ve ruh sağlığının bozulup bozulmadığı hususunda rapor alındıktan sonra, sonucuna göre 28.06.2014 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe
giren ve cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda değişiklik yapan 6545 sayılı Kanun ile getirilen düzenlemeler de gözetilerek sanık hakkında TCK.nın 103. maddesinin 6. fıkrasının uygulanıp uygulanmayacağına karar verilmesi gerekirken, mahkemece mağdurenin olay nedeni ile ruh sağlığının bozulduğu kabul edildiği halde TCK.nın 103/6. maddesinin uygulanmaması,
Sanık R. adli sicil kaydındaki, ilamların infaz ve kesinleşme tarihlerini gösterir onaylı örnekleri getirtilerek hakkında TCK.nın 58. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
Sanıklar N. ve Y. hakkında beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde ise;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Mağdurenin babası olan sanık R.ile birlikte diğer sanıkların da bulunduğu Aydın ili Çine ilçesi yolu üzerinde bulunan lokantaya gittikleri, bu esnada sanık N. mağdureyi dudağından öptüğü, bu olaydan 2-3 gün sonra mağdurenin yine babası olan sanık R. ve diğer sanıklar ile birlikte sanık Y. evinde alkol ve esrar aldığı, akabinde sanık N. rızası dışında mağdure ile cinsel ilişkiye girdiği anlaşılmakla sanık N. hakkında zincirleme şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan mahkûmiyet kararı verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Dosyada mevcut, Adnan Menderes Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının 12.02.2013 tarihli ve İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanlığının 22.11.2013 tarihli raporları yeterli görülmeyerek, Adli Tıp Kurumu İlgili İhtisas Kurulu veya Adli Tıp Kurumu Kanununun 7, 23 ve 31. maddeleri gereğince usulüne uygun şekilde teşekkül ettirilmiş Yüksek Öğretim Kurumlarından veya birimlerine bağlı hastanelerden, sanıkların eylemi nedeniyle mağdurenin beden ve ruh sağlığının bozulup bozulmadığı hususunda rapor alındıktan sonra, sonucuna göre 28.06.2014 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren ve cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda değişiklik yapan 6545 sayılı Kanun ile getirilen düzenlemeler de gözetilerek sanıklar hakkında TCK.nın 103. maddesinin 6. fıkrasının uygulanıp uygulanmayacağına karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanıklar R. ve Y. müdafii ve O Yer Cumhuriyet Savcısı ve sanık N. müdafiin temyiz itirazları ile sanık N. müdafiin duruşmalı inceleme sırasındaki sözlü savunmaları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, kısmen re’sen de temyize tâbi hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 30.09.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
30.09.2014 tarihinde verilen işbu karar 22.10.2014 tarihinde Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından ……. hazır olduğu halde sanık müdafiin gıyabında tefhim olundu.