Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2014/5666 E. 2014/10575 K. 29.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/5666
KARAR NO : 2014/10575
KARAR TARİHİ : 29.09.2014

Tebliğname No : 5 – 2011/19310
MAHKEMESİ : Tekirdağ 2. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 08.06.2010
NUMARASI : 2008/145 Esas, 2010/86 Karar
SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı (2 kez) ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (2 kez)

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Oluş ve dosya kapsamına göre, sanığın mağduru suç tarihinde önce sabah saatlerinde oyun parkının yakınında bulunan erik ağacının yanına götürüp istismar ettiği, sonrasında ise öglen saatlerinde oyun parkında bulunan kaydırağın içinde istismarda bulunduğu,TCK.nın 109. maddesinde düzenlenen kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun bir kimsenin hukuka aykırı olarak bir yere gitmek veya bir yerde kalmak hürriyetinden yoksun kılınması olarak tanımlandığı, suçun oluşumu için sanığın mağduru kendi hakimiyet alanına almasının gerekmediği, bulunduğu yeri değiştirme olanağının ortadan kaldırılmasıyla suçun tamamlandığı gözetilmeden kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan mahkûmiyeti yerine yazılı gerekçe ile beraatine karar verilmesi,
Sanık hakkında beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;
Sanık hakkında TCK.nın 43. maddesinin uygulanmasında bir isabetsizlik görülmediğinden tebliğnamedeki bu hususta bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Mağdurun beden ve ruh sağlığının bozulduğuna ilişkin Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Kurulunca düzenlenen 07.11.2008 tarihli raporun tanzimi sırasında, inceleme konusunun uzmanı olan çocuk psikiyatrisi uzmanı bulundurulmaması nedeniyle, Adli Tıp Kanununun 7 ve 23. maddelerine uygun teşekkül etmeyen ihtisas kurulunun düzenlediği rapora dayanılarak sanık hakkında TCK.nın 103/6. maddesinin uygulanmasına karar verilmesi,
Hükümden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 58, 59, 60 ve 61. maddeleri ile 5237 sayılı Kanunun 102, 103, 104 ve 105. maddelerinde yeralan cinsel dokunulmazlığa karşı suçların yeniden düzenlenmesi karşısında; 5237 sayılı TCK.nın 7/2. madde-fıkrasındaki “Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur” hükmü gözetilerek, lehe olan hükmün, önceki ve sonraki kanunların bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenmesi ve her iki kanunla ilgili uygulamanın, denetime imkan verecek şekilde kararda gösterilmesi suretiyle yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı, katılan vekili ile sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 29.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.