Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2014/4457 E. 2014/9018 K. 01.07.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/4457
KARAR NO : 2014/9018
KARAR TARİHİ : 01.07.2014

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : Mahkûmiyet

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Delillerle iddia ve savunma, duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş sübutu kabul olunan fiilin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan, sanık müdafiin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
Sanık hakkında beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istismarı suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Hükümden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 58, 59, 60 ve 61. maddeleri ile 5237 sayılı Kanunun 102, 103, 104 ve 105. maddelerinde düzenlenen cinsel dokunulmazlığa karşı suçların yeniden düzenlenmesi karşısında; 5237 sayılı TCK.nın 7/2. madde-fıkrasındaki “suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur” hükmü gözetilerek, lehe olan hükmün, önceki ve sonraki kanunların bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenmesi ve her iki kanunla ilgili uygulamanın, denetime imkan verecek şekilde kararda gösterilmesi suretiyle yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1 maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01.07.2014 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY

Cinsel istismar suçu yönünden; Olayın ortaya çıkış zamanı, mağdurenin 7 aylık sürede sanık tarafından doğal ve livata yoluyla cinsel istismar edildiği yönündeki beyanlarını destekleyen hiçbir yan delilin bulunmaması, esasen mahkemece olayın aynı zamanda tanığı olan mağdurun beyanları sanık aleyhine bölerek eylemin nitelikli olmayan cinsel istismar olarak nitelemesi, sanık aleyhine delil olarak gösterilen kısa mesaj içeriğinin savunmayı doğrulaması birlikte değerlendirildiğinde, 15 yaşını tamamlamış mağdureye karşı sanığın hile, cebir ya da tehdit ile cinsel istismar suçunu işlediği her türlü kuşkudan uzak, inandırıcı akla, bilime uygun delillerle ispatlanmamıştır.
Hürriyetten yoksun bırakma suçu yönünden; mağdur iddiasına göre olay yerine kendisinin gitmesi, cinsel istismar suçuna ilişkin yukarıdaki açıklamalar gözönüne alındığında atılı suçun unsurlarının oluşamayacağı gözetilmeden, yazılı şekilde mahkûmiyet kararı verilmesi kuşkudan sanık yararlanır ilkesine aykırı olacağından mahkûmiyetin onanmasına ilişkin sayın çoğunluğun düşüncelerine katılmıyorum.

KARŞI OY

Suç tarihlerinde 15 yaşını doldurmuş olan mağdure ile sanığın 6-7 ay arkadaşlık yaptıktan sonra ayrıldıkları tanık teyzesi ile festivale giden mağdureyi sanığın takip etmesi nedeniyle teyzenin sıkıştırması üzerine mağdurenin sanığın, kendisine yönelik cinsel istismar olayını anlattığı, ancak sanığın cebir, tehdit ya da hile ile mağdureye karşı cinsel istismar suçunu işlediğinin kesin ve inandırıcı delillerle ispat edilmediği; Hürriyetten yoksun kılma suçu yönünden ise tüm dosya kapsamına göre, mağdurenin sanıkla kendi isteği ile birlikte gittigi, bu nedenle atılı suçun yasal unsurları oluşmadığından sayın çoğunluğa bu nedenlerle katılmıyorum.