Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2014/3931 E. 2014/11226 K. 16.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/3931
KARAR NO : 2014/11226
KARAR TARİHİ : 16.10.2014

Tebliğname No : 14 – 2014/89736
MAHKEMESİ : Bakırköy 14. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 28.11.2013
NUMARASI : 2011/483 Esas, 2013/558 Karar
SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istismarı (üç kez)

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın üzerine atılı suçları öz kızlarına karşı işlediği halde hakkında TCK.nın 53/5. maddesinin uygulanmaması karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Hükümlerden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 59. maddesi ile 5237 sayılı Kanunun 103. maddesinde yeralan cinsel istismar suçunun yeniden düzenlenmesi karşısında; 5237 sayılı TCK.nın 7/2. madde-fıkrasındaki “Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur” hükmü gözetilerek, lehe olan hükümlerin, önceki ve sonraki kanunların bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenmesi ve her iki kanunla ilgili uygulamanın, denetime imkan verecek şekilde kararda gösterilmesi suretiyle yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Uygulamaya göre de;
Sanık hakkında TCK.nın 43. maddesi uyarınca yapılacak arttırımın aynı Kanunun 103/1, 103/3 ve 103/4. maddeleri uyarınca bulunan ceza üzerinden hesaplanarak, 103/6. madde ile belirlenecek cezaya eklenmesi suretiyle yapılması gerekirken, yazılı şekilde uygulama yapılmak suretiyle fazla ceza tayini,
TCK.nın 103/1-a, 3, 4, 6 ve TCK.nın 43. maddelerine göre uygulama yapılırken aynı Kanunun 49/1. maddesinin sonuç ceza bakımından bir sınır oluşturmamasına rağmen, sanık hakkında belirlenen 21 yıl 9 ay hapis cezalarının aynı Kanunun 61/7. maddesine aykırı olarak 20 yıla indirilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ve müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, re’sen de temyize tâbi hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 16.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.