Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2014/3887 E. 2014/10196 K. 22.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/3887
KARAR NO : 2014/10196
KARAR TARİHİ : 22.09.2014

Tebliğname No : 14 – 2014/89762
MAHKEMESİ : Kütahya 1. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 29.01.2014
NUMARASI : 2013/213 Esas, 2014/10 Karar
SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde basit cinsel saldırı

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Hükümden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 58, 59, 60 ve 61. maddeleri ile 5237 sayılı Kanunun 102, 103, 104 ve 105. maddelerinde yeralan cinsel dokunulmazlığa karşı suçların yeniden düzenlenmesi karşısında; 5237 sayılı TCK.nın 7/2. madde-fıkrasındaki “Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur” hükmü gözetilerek, lehe olan hükmün, önceki ve sonraki kanunların bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenmesi ve her iki kanunla ilgili uygulamanın, denetime imkan verecek şekilde kararda gösterilmesi suretiyle yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Uygulamaya göre de;
Adli Tıp kurumunun bilinen uygulamalarına göre de, reşit olan mağdurenin ruh sağlığındaki bozulmanın cezada artırım nedeni olabilmesi için, eylem sonucunda mağdurenin ruh sağlığının bozulup bozulmadığına ilişkin tespitin, suç tarihinden itibaren en az 1 yıl geçtikten sonra yapılması gerektiği halde, mağdurenin muayenesi bu süreden önce yapıldığı anlaşılan rapora dayanılarak sanık hakkında TCK.nın 102/5. maddesinin uygulanması ve lehe kanun karşılaştırmasının da usûlüne uygun rapor alındıktan sonra sonucuna göre belirlenmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 22.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.