Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2014/2401 E. 2014/5798 K. 29.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/2401
KARAR NO : 2014/5798
KARAR TARİHİ : 29.04.2014

Tebliğname No : 14 – 2012/277828
MAHKEMESİ : Alanya 2. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 26.07.2012
NUMARASI : 2011/18 Esas, 2012/136 Karar
SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istismarı

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelendi;
Sanık müdafiin süresinden sonra vâki duruşmalı inceleme isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nun 318. maddesi uyarınca reddiyle, incelemenin duruşmasız yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Mağdure hakkında Alanya Adli Tıp Şube Müdürlüğünce düzenlenen 07.10.2009 tarihli raporda, eylem ile ilgili ruh sağlığını etkileyecek derecede herhangi psikiyatrik araz veya subjektif yakınma tespit edilmediğinin bildirilmesine karşın, Akdeniz Üniversitesi Adli Tıp Anabilimdalı Başkanlığının 17.04.2012 tarihli raporunda mağdurede maruz kaldığı olaydan kaynaklı tramva sonrası stres bozukluğu tespit edildiği ve ruh sağlığının bozulduğunun bildirilmiş olması, sanığın kardeşi olan S.. S..’ün mağdureye yönelik şantaj eyleminde bulunması ve mağdurenin bu olaydan sonra intihara teşebbüs etmesi sonrasında durumdan haberdar olan babasının olayı soruşturma makamlarına intikal ettirmesi ile olayın zora dayalı olmayan gerçekleşme biçimi dikkate alındığında; mağdurenin ruh sağlığının sanık tarafından cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir neden olmaksızın gerçekleştirilen çocuğun basit cinsel istismarı eylemi sebebi ile mi, yoksa olay dışında gerçekleşen sebeplerden mi bozulduğu konusunda Adli Tıp ilgili ihtisas dairesinden açıklayıcı bir rapor alınarak, anılan raporlar arasındaki çelişki de giderildikten sonra sanık hakkında TCK.nın 103/6. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 29.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.