YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/1673
KARAR NO : 2016/263
KARAR TARİHİ : 14.01.2016
MAHKEMESİ : … 1. Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Basit cinsel saldırı
HÜKÜM : Mahkûmiyet
İlk derece mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz isteminin incelenmesinde;
Mahkemece verilen 24.11.2011 günlü hükmü 1412 sayılı CMUK’nın 310. maddesinde düzenlenen bir aylık kanuni süresinden sonra 03.05.2012 tarihinde temyiz ettiği anlaşılan O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK’nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
Sanık müdafiin temyiz isteminin incelemesine gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 03.02.2009 gün ve 2008/11-250 Esas, 2009/13 sayılı Kararında da belirtildiği üzere, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinde dikkate alınacak zararın maddi zarar olduğu, manevi zararı kapsamadığı ve olayda da katılanın dosyaya yansıyan maddi bir zararının da bulunmadığı gözetilmeden, “katılanın şikayetçi olduğu ve manevi zararlarının giderilmediği” gerekçesiyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi.
Hükümden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 58, 59, 60 ve 61. maddeleri ile 5237 sayılı Kanunun 102, 103, 104 ve 105. maddelerinde yer alan cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçların yeniden düzenlenmesi karşısında; 5237 sayılı TCK’nın 7/2. madde-fıkrasındaki “Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur” hükmü gözetilerek, lehe olan hükmün, önceki ve sonraki kanunların bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenmesi, her iki kanunla ilgili uygulamanın denetime imkan verecek şekilde kararda gösterilmesi ve Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 günlü, 29542 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamı ile 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesi yönünden kısmi iptal kararı verildiğinden, anılan husus nazara alınarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması
Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 14.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.