Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2014/10242 E. 2015/10011 K. 02.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/10242
KARAR NO : 2015/10011
KARAR TARİHİ : 02.11.2015

Tebliğname No : 14 – 2013/106095
MAHKEMESİ : Kırklareli Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 29.01.2013
NUMARASI : 2011/141 Esas, 2013/20 Karar
SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı, tehdit (sanık), beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı (suça sürüklenen çocuk)

İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle, 28.06.2014 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren ve cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda değişiklik yapan 6545 sayılı Kanun ile getirilen düzenlemeler de gözetilerek dosya incelendi.
14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanunun 26. maddesiyle 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 2. madde gereğince hapis cezasından çevrilenler hariç sonuç olarak hükmedilen 3.000 TL’ye kadar (3.000 TL dahil) adli para cezaları kesin nitelikte olup, sanık hakkında tehdit suçundan verilip türü ve miktarı itibariyle kesin olan hükmün temyizi mümkün bulunmadığından, kayden 22.08.1994 doğumlu olup, kovuşturma evresinde mahkemece beyanının alındığı 29.09.2011 tarihli celsede onbeş yaşını doldurduğu anlaşılan mağdurenin açıkça suça sürüklenen çocuktan şikayetçi olmadığını beyan etmesi karşısında, sanık müdafiin tehdit suçundan, katılan mağdure vekilinin ise suça sürüklenen çocuk hakkında kurulan hükme yönetlik temyiz istemlerinin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddesi uyarınca Reddiyle, O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz isteminin de suça sürüklenen çocuk hakkında kurulan hükme yönelik olduğu anlaşıldığından, incelemenin katılan mağdure vekili, O Yer Cumhuriyet Savcısı, suça sürüklenen çocuk ve sanık müdafilerinin sanık ile suça sürüklenen çocuk haklarında çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan mahkûmiyet hükümlerine yönelik temyizleriyle sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Gerekçeli karar başlığında suça sürüklenen çocuğun işlediği suçun tarihinin gösterilmemesi mahallinde giderilebilir yazım eksikliği kabul edilmiştir.
5271 sayılı CMK’nın yargılama giderleri başlıklı 324/1. maddesinde yer alan “Harçlar ve tarifesine göre ödenmesi gereken avukatlık ücretleri ile soruşturma ve kovuşturma evrelerinde yargılamanın yürütülmesi amacıyla devlet hazinesinden yapılan her türlü harcamalar ve taraflarca yapılan ödemeler yargılama giderleridir” hükmü ve aynı Kanunun 325/1. maddesinde yer alan “Cezaya veya güvenlik tedbirine mahkûm edilmesi halinde, bütün yargılama giderleri sanığa yüklenir” hükmü dikkate alındığında, davaya konu olayda katılan mağdura baro tarafından tayin edilen vekile ödenen vekâlet ücretinin yargılamanın yürütülmesi amacı ile yapılan bir harcama ve ödeme olması, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ve 5271 sayılı Kanun ile 5320 sayılı Kanunlarda da mağdur için tayin edilen vekile ödenecek olan vekâlet ücretinin meccani olacağı veya sadece devlet hazinesinden karşılanacağı veya sanık ya da bir başkasına yüklenemeyeceğine dair bir hüküm de bulunmaması karşısında, bu harcama ve ödemenin yargılama gideri olarak sanık ile suça sürüklenen çocuğa yükletilmesi gerektiğinden tebliğnamede bu hususta bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Dosya içeriğine göre müdafii tutmak için gereken mali güce sahip olmadıkları anlaşılan suça sürüklenen çocuk ile sanığa soruşturma ve kovuşturma evrelerinde 5271 sayılı CMK’nın 150/2-3. maddesi uyarınca baroca görevlendirilen zorunlu müdafiye ödenen avukatlık ücretinin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6/3-c maddesindeki düzenlemeye aykırı olacak şekilde suça sürüklenen çocukla sanığa yükletilmesi,
Kabule göre de :
Mahkemece belirlenen toplam yargılama giderinin, hesap hatası sonucunda 3.676.50 TL yerine 3.989,25 TL olarak gösterilmesi,
Kanuna aykırı, O Yer Cumhuriyet Savcısı, suça sürüklenen çocuk ve sanık müdafileri ile katılan mağdure vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu hususun yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükümdeki yargılama giderlerinin gösterildiği bölümün çıkartılarak yerine, toplam yargılama giderlerinden, suça sürüklenen çocuk ile sanık için soruşturma ve kovuşturma evrelerinde zorunlu müdafiye ödenen ücretlerin çıkartılması suretiyle bulunan ”Dosyada yapılan toplam 3.043,5 TL yargılama giderinden payları oranında 1.518,25 TL giderin suça sürüklenen çocuk’den, 1.525,25 TL giderin de sanık Y.. N..’dan alınarak hazineye gelir kaydına” ibaresinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 02.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.