Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2014/10029 E. 2015/10695 K. 17.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/10029
KARAR NO : 2015/10695
KARAR TARİHİ : 17.11.2015

Tebliğname No : 14 – 2013/84356
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 28.12.2012
NUMARASI : 2009/54 Esas, 2012/354 Karar
SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma

İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi.
Suça sürüklenen çocuk hakkında, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan dolayı 5271 sayılı CMK’nın 231/5. maddesi uyarınca verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın, aynı Kanunun 231/12. maddesine göre itirazı kâbil nitelikte olması nedeniyle mahallinde merciince bu hususta karar verilmesi mümkün görüldüğünden ve suça sürüklenen çocuk müdafiin duruşmalı inceleme talebinin ise, hükmedilen ceza miktarı nazara alınıp 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 318. maddesi uyarınca reddiyle, incelemenin beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istismarı suçundan kurulan hükümle sınırlı olarak duruşmasız yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Mağdurun Cumhuriyet Savcısı tarafından alınan ifadesi ile 14.07.2009 tarihli duruşma beyanında, suça sürüklenen çocuğun farklı tarihlerde cinsel organını anüsüne sokmaya çalıştığı, bağırınca kendisini bıraktığına dair anlatımları karşısında, eylemlerin çocuğun nitelikli cinsel istismar suçuna teşebbüs aşamasında kaldığı kabul edilerek 5237 sayılı TCK’nın 103/2, 35, 103/6, 43/1, 31/3. maddelerine göre cezalandırılması yerine, suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde çocuğun basit cinsel istismarı suçundan mahkûmiyet hükmü kurulması,
Kabule göre de;
Hükümden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 58, 59, 60 ve 61. maddeleri ile 5237 sayılı Kanunun 102, 103, 104 ve 105. maddelerinde yer alan cinsel dokunulmazlığa karşı suçların yeniden düzenlenmesi karşısında; 5237 sayılı TCK’nın 7/2. madde-fıkrasındaki “Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur” hükmü gözetilerek, lehe olan hükmün, önceki ve sonraki kanunların bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenmesi ve her iki kanunla ilgili uygulamanın, denetime imkân verecek şekilde kararda gösterilmesi suretiyle yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı, suça sürüklenen çocuk müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 326/son. maddesi uyarınca lehe temyiz üzerine cezanın aleyhe değiştirilemeyeceğine ilişkin hüküm de göz önünde bulundurulmak suretiyle aynı Kanunun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 17.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.