Yargıtay Kararı 14. Ceza Dairesi 2013/915 E. 2014/11054 K. 14.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/915
KARAR NO : 2014/11054
KARAR TARİHİ : 14.10.2014

Tebliğname No : 14 – 2011/373974
MAHKEMESİ : Denizli 3. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 17.06.2011
NUMARASI : 2008/680 Esas, 2011/394 Karar
SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, trafik güvenliğini tehlikeye sokma, görevi yaptırmamak için direnme, hakaret.

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, görevi yaptırmamak için direnme, hakaret suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Yol kontrol görevi yapan ve sanığın aracını durduran trafik polis memuru mağdur N..’in, sanıktan araca ait ruhsatı istemesi ve akabinde ruhsatın sanık tarafından temin edilememesi üzerine, aracının trafikten men edileceğini anlayan sanığın aracının ön koltuğuna oturan mağduru rızası hilafına kolluk kuvvetlerince yakalanana kadar aracından indirmediği ve bu esnada tehdit ettiği olayda, TCK.nın 44. maddesinde yer alan fikri içtima düzenlemesi uyarınca ağır olan kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan mahkûmiyetine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken yazılı şekilde görevi yaptırmamak için direnme ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından ayrı ayrı mahkûmiyetine hükmedilmesi,
Sanığın kişiyi hürriyetinden yoksun kılma eylemi esnasında katılanı tehdit ettiği olayda, suçun tehditle ve kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle işlediğinin anlaşılması karşısında, sanık hakkında TCK.nın 109/2, 3/c maddesi yerine, 109/1. maddesinden hüküm kurulması,
Hakaret suçu yönünden oluşa uygun vasıflandırılmaya, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve görevi yaptırmamak için direnme suçları yönünden ise kabule göre de;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 03.02.2009 gün ve 2008/11-250 Esas, 2009/13 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinde dikkate alınacak zararın maddi zarar olduğu, manevi zararı kapsamadığı ve olayda mağdurun dosyaya yansıyan maddi bir zararının da bulunmaması ile hükümden önce 08.02.2008’de yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanunun 562 ve 25.07.2010’da yürürlüğe giren 6008 sayılı Kanunun 7. maddeleri ve değişik 5271 sayılı CMK.nın 231. maddesi karşısında; mahkemece sanığın sabıkasız olması ve erteleme gerekçesi de gözetildiğinde, kanuni olmayan gerekçeyle hükmün açıklamasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi ve CMK. nın 231. maddesindeki diğer şartlar yönünden hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının değerlendirilmemesi,
Sanık hakkında trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan kurulan hükmün incelenmesine gelince;
Adli sicil kaydına göre sabıkası bulunmayan sanık hakkında 5271 sayılı CMK.nın 231 ve 5237 sayılı TCK.nın 51. maddelerinde öngörülen koşullar tartışılarak sonucuna göre, hükmün açıklanmasının geri bırakılması ve erteleme hususlarında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek1412 sayılı CMUK.nın 321 ve 326. maddeleri uyarınca kazanılmış hak saklı kalmak kaydıyla BOZULMASINA, 14.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.