YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/9074
KARAR NO : 2014/5852
KARAR TARİHİ : 29.04.2014
Tebliğname No : 14 – 2013/246043
MAHKEMESİ : Gaziantep 4. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 21.05.2013
NUMARASI : 2013/60 Esas, 2013/209 Karar
SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
Mahalli mahkemece bozma üzerine verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Mahkemece oluşa uygun olarak sanığın çocuğun cinsel istismarı eylemini organ sokmak sureti ile gerçekleştiğinin kabul edilmesi karşısında, cezanın belirlenmesine ilişkin uygulamaya TCK.nın 103/2. maddesi ile başlanması gerekirken, aynı maddenin 1. fıkrası ile başlanması sonuca etkili görülmemiş, yine sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçuna ilişkin hükümde TCK.nın 109/3-f maddesi yerine 103/3-f maddesi yazılması mahallinde düzeltilebilir yazım hatası olarak kabul edilmiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Sanık hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan hükme ilişkin olarak, onaylı nüfus kaydına göre 08.07.1996 doğumlu olup suç tarihinde 15 yaşı içinde olan mağdure hakkında düzenlenen Gaziantep Üniversitesi Şahinbey Araştırma ve Uygulama Hastanesinin 03.05.2013 tarihli raporunda; mağdurenin grafilerinin çekildiği 11.04.2013 tarihinde 17 yaşı sonunda olduğu belirtilmiş ve mahkemece bu rapor doğrultusunda mağdurenin doğum tarihi 08.07.1995 olarak düzeltilmiş ise de raporda yer alan 17 yaş kavramının 16 yaş ve devamı ayları kapsadığı, buna göre mağdurenin doğum tarihinin nüfus kaydı ile uyumlu olduğu gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması,
Sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükme ilişkin olarak ise, dosya kapsamına göre, sanık ile mağdurenin arkadaş oldukları, olay tarihinde mağdurenin sanık ile konuşmak amacı ile sanığın arkadaşının evine gittiği, burada sanık ile daha önce olduğu gibi öpüşmeye başladıkları, ancak devamında sanığın mağdure ile ters ilişkiye girmeyi teklif ettiği, kabul etmemesi üzerine, mağdureye hitaben “aksi takdirde tecavüz ederim” dediği ve kollarından tutarak mağdure ile ters ilişkiye girdiğinin anlaşılması karşısında, sanığın ters ilişkiye girmezsen tecavüz ederim şeklindeki sözlerinin ve kollarından tutması şeklinde gerçekleşen eyleminin cinsel istismar suçunun zor unsuru olduğu, mağdurenin suç mahalli olan eve cebir, hile ve tehdit olmaksızın gittiği anlaşılmakla sanığın TCK.nın 109/1, 3-f, 5. maddeleri yerine 109/2, 3-f, 5. maddeleri uyarınca cezalandırılmasına karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321 maddesi uyarınca BOZULMASINA, 29.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.