YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/6699
KARAR NO : 2014/706
KARAR TARİHİ : 22.01.2014
Tebliğname No : 14 – 2013/172575
Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istismarı suçundan sanıklar E.. K.. ve S.. A..’ın bozma üzerine yapılan yargılamaları sonunda; atılı suçtan mahkûmiyetlerine dair Bakırköy 11. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 14.02.2013 gün ve 2012/358 Esas, 2013/27 Karar sayılı hükümlerin süresi içinde Yargıtayca incelenmesi sanıklar müdafii tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelendi;
Aralarında menfaat çatışması bulunan sanıkların ayrı ayrı müdafiler tarafından temsil edilmeleri gerekirken, aynı müdafii tarafından temsil edilmeleri suretiyle 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 38 ve 5271 sayılı CMK.nın 152. maddelerine aykırı davranılması,
Kabule göre de;
Adli Tıp Kurumu Kanununun 7 ve 23. maddeleri uyarınca içinde çocuk psikiyatristi de bulunan heyetten mağdurenin ruh sağlığının bozulup bozulmadığı, bozulduysa hangi sanığın eylemi nedeniyle bozulduğu hususunda rapor alınıp sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun değerlendirilmesi yerine, içerisinde çocuk psikiyatristi ve hangi sanığın eylemi nedeniyle mağdurenin ruh sağlığının bozulduğu konusunda açıklık bulunmayan rapora dayanılarak TCK.nın 103/6. maddesinin uygulanmasına karar verilmesi,
Cebir, tehdit veya hile, onbeş yaşını tamamlamış çocuklara karşı işlenen cinsel istismar suçunun unsuru olup, bu yaştan büyük çocuklara karşı, işlenen cinsel istismar suçu nedeniyle TCK.nın 103. maddesi gereğince hükmedilen cezanın aynı maddenin 4. fıkrasıyla arttırılamayacağı gözetilmeden, sanık Suat hakkında TCK.nın 103/4. maddesinin uygulanması,
Sanıkların beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde zincirleme biçimde gerçekleştirdikleri eylemleri nedeniyle uygulamanın TCK.nın 61/4-5. maddeleri hükümleri de dikkate alınarak sanık Suat hakkında 103/1. maddesi uyarınca verilen ceza üzerinden, sanık Ersan bakımından ise 103/1 ve 103/4. maddeleri uyarınca tayin edilen ceza üzerinden 43. maddenin uygulanması sonucu bulunacak artırımın, 103/6. maddenin tatbikiyle tayin edilen cezalara ilave edilmesi suretiyle yapılması gerekirken, Suat yönünden TCK.nın 103/1, 43/1 ve 103/6. maddeleri sanık Ersan açısından ise 103/1, 4, 43/1, 103/6. maddeleri sırası ile uygulanarak eksik cezalara hükmedilmesi,
Kanuna aykırı, sanıklar müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin ceza miktarı yönünden kazanılmış hak saklı kalmak kaydıyla 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321 maddesi uyarınca BOZULMASINA, 22.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.