YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/6673
KARAR NO : 2014/297
KARAR TARİHİ : 15.01.2014
Tebliğname No : 14 – 2012/100238
Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istismarı suçundan sanık S.. Y..’un yapılan yargılaması sonunda; atılı suçtan mahkûmiyetine dair Gaziantep 1. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 09.01.2012 gün ve 2010/318 Esas, 2012/6 Karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtayca incelenmesi sanık müdafii ve katılanlar vekili tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Sanığın, olay günü tuvalete giden mağdurenin arkasından giderek mağdurenin göğüslerini ellemesi şeklindeki eylemine ilişkin Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Kurulunca “travma sonrası stres bozukluğu oluştuğu” yönünde rapor düzenlenmiş ise de; sanık tarafından işlenen dokunma, sıkma, öpme gibi ani nitelikteki, devamı bulunmayan, kesik biçimde gerçekleştirilen hallerde mağdurenin olayın üçüncü kişilerce duyulması üzerine ruhsal durumunun etkilenmesi nedeniyle duyduğu üzüntü ve sıkıntı sonucunda ortaya çıkan halin ruh sağlığı bozukluğu olarak değerlendirilemeyeceği ve TCK.nın 103/6. maddesinde öngörülen netice sebebiyle ağırlaşmış hal maddesinin cinsel istismar eyleminin ağır boyutlara ulaşması, ısrarla gerçekleştirilmesi ya da suçun nitelikli halinin işlenmesi nedeniyle gerçekleşebilecek bir sonuç olabileceği, keza eylemin niteliğine göre öngörülen ceza miktarı da gözetilerek tam bir vicdani kanı oluşabilmesi için Adli Tıp Genel Kurulundan yeniden rapor alınarak mağduredeki halin bir ruh sağlığı bozulması mı yoksa suç nedeniyle ruh sağlığının etkilenmesi mi olduğunun saptanması, ruh sağlığında bozulma olmadığı sadece etkilenme olduğunun tesbiti halinde ise bu netice sebebiyle alt sınırdan uzaklaşılarak ceza tayin edilebileceği dikkate alınarak hüküm kurulması yerine eksik araştırma sonucuda karar verilmesi,Kanuna aykırı, sanık müdafii ve katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.