YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/4670
KARAR NO : 2014/13698
KARAR TARİHİ : 03.12.2014
Tebliğname No : 14 – 2012/60966
MAHKEMESİ : Mersin 6. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 29.09.2011
NUMARASI : 2010/1136 Esas, 2011/1725 Karar
SUÇ : Çocuğun basit cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (Sanık Hüseyin) kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
5271 sayılı CMK.nın 260/1. maddesine göre katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunanlar için kanun yolunun açık olduğu, suçtan zarar gören yaşı küçük mağdureye tayin edilen zorunlu vekilin duruşmada sanıkların cezalandırılmasını isteyip mahkemece verilen hükmü temyiz ederek açıkça katılma iradesini ortaya koyduğu, Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.10.2010 gün ve 2010/9-149 Esas, 2010/205 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere mağdurenin katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar gördüğü konusunda araştırma yapmayı gerektirecek bir tereddüt bulunmadığı, görülmekle, 5271 sayılı CMK.nın 237/2. maddesi uyarınca suçtan zarar gören mağdure S.. Ş..’in davaya katılmasına ve zorunlu vekil Av. N.. S..’nın katılan mağdure vekili olarak kabul edilmesine karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Suç tarihinde 16 yaşı içerisinde bulunan mağdurenin olay sonrası emniyette vekil ile sosyal hizmet uzmanı huzurunda verdiği ifadesinde olay tarihinden önce kendisine karşı nitelikli cinsel istismarda bulunması nedeniyle Mersin 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2010/218 Esas, sayılı dosyasında R.. Ş.. ve B.. K..’yla birlikte yargılanan sanık Süleyman’ın, hakkındaki şikâyetinden vazgeçmesi için azmettirdiği diğer sanık Hüseyin’in 14.11.2014 tarihinde kendisini zorla araca bindirip Resul köyüne getirmesinin ardından buraya gelen Süleyman’ın şikâyetinden vazgeçmesi için tehdit edip vurduktan sonra ayrıldığı ve burada telefonuyla birisi ile görüşme yaptıktan sonra Hüseyin’in araçla kendisini alıp şehir merkezinde götürdüğü bir evde zorla alıkoyup basit cinsel istismarda bulunduğunu bildirmesi karşısında, sanık Süleyman’ın kullandığı 0 532 641 .. .. nolu telefon ile Hüseyin’in kullandığı 0 536 606 .. .. nolu telefonla ilgili olarak Telekomünikasyon İletişim Başkanlığıyla yazışma yapılarak 14.11.2010- 15.11.2010 tarihlerinde her iki numara ile yapılan tüm görüşmeleri baz istasyonlarıyla beraber gösterir şekilde dökümlerin temin edilip incelerek varılacak sonuca göre sanıkların hukuki durumlarının tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, katılan mağdure vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 03.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.